Arıcan: Önce vatan..!

Nisan ve Mayıs ayının ilk günlerini içine alan  iktidarın  yani Cumhur İttifakı’nın sıraladığı müjdeler ve açılışlar seçmen yanı sıra millleti şaşkın ve manyak etmiş durumda. İktidar partisi AK Parti’ye müjdeler ve açılışlar konusunda yetişebilmek imkansız.

 

‘Yiğidi öldür ama hakkını yeme denir’ ya o hesap. Karadeniz gazının şebekeye dahil edilmesinin ardından Gabar Dağı’nda yeni bir petrol rezervi keşfedildiği açıklandı. Sürpriz mi? Hayır,Karadeniz gazının şebekeye bağlanması   ve tüm konutlara 1 ay faturasız,1 yıl ısınma hariç doğalgazın bedava verildiğinin açıklanması sonrası bu işin arkası ve ciddi bir keşif var beklentisi içindeydik. Öyle de oldu.40 bin varil olan günlük petrol üretimi Gabar’daki yeni sondaj faaliyetleri ile günlük 100 bin varil  üretime taşındı.Yeni kuyumuzun adı muhteşem  ve anlamlı: Şehit öğretmenimiz Aybüke Yalçın.!Böylece Türkiye’nin günlük petrol üretimi 180 bin varile taşınmış oluyor. Bu keşfin parasal değeri ise  milyarlarca dolar.!

 

Sevinip, mutlu olacak mıyız? Olamazsak, olmazsak aptal mısınız denir ya,ne kör nede sağır olacak halimiz  yok. Yedi veren gül misali Gabar, dün terörün acı sonuçlarını yaşamış  dağlar, tüm bereketini ve  zenginliğini bize sunuyor. Nankör olacak halimiz yok.Bu keşif öğretici mi öğretici: Tokat gibi..

 

 Yıllarca bu ülkenin dağlar ve tepelerinde, ovalarında  petrol sondaj  faaliyetleri için dolaşan   yabancı firmalar ve mehendisler, kuyu ağızlarını betonlayıp, kapatırken bize ‘petrol yok’ dediler. İnandık.! Yıllardır  dış  ticaret açığımızın ağır kamburu ile yürüdük. Enerji ihtiyacımızı karşılamak  için  milyarlarca dolar  yükün altında ezildik. Bu ülkenin emeği ve alın teri ,geleceğimiz çalındı. Bugün emperyalizmin acımasız yüzü ile bir kez da tanışıyor, ulusal bağımsızlığın önemini daha iyi anlıyoruz.

 

Soğan mı TOGG mu. Soğan mı Anadolu mu,Kızıl Elma mı   diyenlere verilecek tek yanıtımız var: Hepsi..!Soğan da bizim,doğal gaz ve petrol, Anadolu da TOGG ‘da.Kızıl Elma’da bizim. Bu ülkenin hiçbir değer ve nimetinden vazgeçme lüksümüz bulunmuyor. Çünkü, bu memleket bizim!

 

Soğanın yada patatesin başına gelenler de sürpriz değil. Serbest piyasa ekonomisi yani neoliberal ekonomik politikaların kaçınılmaz bir sonucu. Kapitalizmle ve kapitalizmin neo liberal politikalarıyla hesaplaşmadan ne soğan/patatesin  ne de ülkenin ve milletin yüzü gülmez. Sırasıyla emperyalizmle de hesaplaşacağız, kapitalizmle de..

 

Bu hesaplaşmada nefesi yetmeyenlerin, soğan veya patatesin ardına gizlenmekle  yetinenlerin, popülizmin sığ sularında gezinenlerin yıllanmış şark  kurnazlıklarının esiri olmayacağız. Oyun büyük.! Pis, kirli ve karanlık. Milleti soğan/ patatesle terbiye etmek isteyenler yanılıyor. Bu millet, gıda ürünleri üzerinde oynanan oyunlarla, açlık ve yoksullukla terbiye edilemez. Soğan/patatesin karşısına TOGG’u değil, aslında ortaya koydukları, ortaya sürdükleri vatanımız. İstikbal ve istiklalimiz.!

 

‘Tercihiniz ne ..?’ diye soranlara verilecek yanıt net ve ortada: Önce vatan.!