‘Devlet sözünü yerine getirsin'
600 bin kamu işçisinin toplu sözleşme süreci tıkandı. Cuma ve Cumartesi günleri greve başlayacak maden işçileriyle birlikte, Genel Merkez önünde açıklama yapan
Türk- İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, Çalışma Bakanı’nın hükümet adına verdiği sözden kaçtığını vurguladı. Atalay, altında imza bulunan Bakanlık yazısını göstererek, “Konuştuklarımızın hepsi burada yazıyor. Bunu devlet yerine getirsin. Böyle devlet olmaz. Ayın 18'inde Çalışma Bakanı ne dediyse o noktadayım, gram kıpırdamam haberiniz olsun.” dedi. Grevlerle ilgili de konuşan Atalay, “İşçi ne derse biz onu yapacağız.” diye ekledi.
ÇALIŞMA BAKANI İMZALI TEKLİF SUNMUŞTUÇalışma Bakanlığı, 7 aydır süren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) kapsamında 18 Temmuz’da sendikalara “Oransal Artış teklifi: 2025 yılı ilk altı ay için 24; ikinci altı ay için gerçekleşen enflasyon; 2026 yılı ilk altı ay için gerçekleşen enflasyon; ikinci altı ay için gerçekleşen enflasyon; şeklinde olacaktır.” yazılı ve imzalı teklifi sunmuştu. Bakanlık daha sonra bu rakamları aşağı çeken açıklamalarda bulundu. Bakan Işıkhan da masayı terk etti.
‘HER ŞEYİ YAPTIK HÜKÜMET DUYMADI’Atalay, bugüne kadar yaptıkları eylemleri şöyle anlattı: “Bugün 7 ay oldu. İşçinin en çok sıkıntı ekonomik sıkıntı çektiği bir ortamda 7'nci aya girdik. 200 günü geçti. Geçen yıl Temmuz'un 9'undan beri diyoruz ki, 'Zordayız, ekonomik yönden geçinemiyoruz. Vergiyle ilgili sıkıntımız var. Ücretle ilgili sıkıntımız var...' Türkiye'nin her bölgesinde ne yapması gerekiyorsa noksansız sizlerle beraber bugüne kadar yaptık. Trakya'da, Zonguldak'ta miting yaptık, Ankara'da 150 bin kişi topladık, iş yerlerine gitmediniz, gece iş yerinde kaldınız, AK Parti il başkanlıklarına yürüdünüz. Aşağı yukarı 19 değişik eylem türünü dökmeden kırmadan Türkiye'ye yakışır şekilde uyguladık. Geldiğimiz noktada duydular mı? Şu saate kadar duymadılar.”
‘BAKAN YARIM SAAT MÜSAADE İSTEDİ, SONRA ORTADAN KAYBOLDU’7 aydır oyalandıklarını belirten Atalay, pazarlık sürecinde olanları da şöyle aktardı: “Ülkeyi yönetenler ilk teklifi 13 Haziran 2025'te verdiler. Dediler ki 2025 yılı ilk altı ay yüzde 16, ikinci altı ay 8, üçüncü altı ay 7, dördüncü altı ay 5. 27 Haziran'da ikinci bir teklif verdiler. Sanki hakaret ediyor gibi, ilk altı ay 17, ikinci altı ay 10, üçüncü altı ay 7, dördüncü altı ay 5. Dedik ki 'bu kabul edilir bir iş değil, siz bize hakaret mi ediyorsunuz?' Ondan sonra Çalışma Bakanı 18 Temmuz’da heyetleri topladı, Türkiye kamuoyu önünde dedi ki; ‘ilk altı ay yüzde 24, ikinci altı ay gerçekleşen enflasyon, üçüncü altı ay gerçekleşen enflasyon, dördüncü altı ay gerçekleşen enflasyon.’ Bunu Türkiye Cumhuriyeti'nin Çalışma Bakanı dedi.
“Arkadan bir sessizlik oldu. Ekonomik Sosyal Konsey toplandı ayın 21’inde. Ne oldu, ne gitti biz orada yokuz, bilmiyoruz. Arkadan 22 Temmuz’da sendikaları çağırdılar. Dediler ki ‘16,57 ikinci zamda, 24’te problem yok. Toplantıyı Maliye terk etti. Sonra Bakan yarım saat müsaade istedi arkadaşlarımdan, sonra toplantıyı terk etti, Bakan ortada yok!”
‘TÜRKİYE YOKSA MALİYE BAKANI'NA NE GEREK VAR’Ekonominin kötü yönetildiğini anlatan Atalay, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i eleştirdi. Atalay, şu ifadeleri kullandı:
“Maliye Bakanı geleli iki seneyi geçti. Televizyonlara zaman zaman yazıyor altyazıda, ‘yok ekonomi notu Ç1 oldu, Z1 oldu, durağana geçtik, iyiye gidiyoruz, problem kalmadı, kamuoyunun güveni var….’ Siz bunu markette hissediyor musunuz? Hayır. Pazarda hissediyor musunuz? Hayır. Ben de hissetmiyorum. Diyorlar ki 35-40 bin lira alıyorsunuz. Öyle büyük para ki. Bin dolar. Yazıklar olsun. Kira 25 bin lira. Utanmadan bunun neresini konuşuyorsunuz? Diyorlar ki ‘biz ne dersek bu olacak.’ Öyle yağma yok. Bu ülkede şu anda yangınlar devam ediyor. Yangın bölgesinde orman işçileri var, DSİ işçileri var, enerji işçileri var, Karayolları işçileri var, terör bölgesinde bundan 15 gün evvel şehitlerimiz oldu, Zonguldak'taki madenciler gitti, mağarada onlar çıkardı, onlar! Sene başında dedik ki ‘Savunma sanayinde, makine kimyada işçiler var. Bunlar yetişmiş adamlar. Denizaltı, silah, top, tüfek yapıyorlar. Bunların emekli olmaması gerekiyor.’ Ama ülkenin Maliyesinin başında olan vatandaş diyor ki ‘ben onu bilmem, emekli olsunlar.’ Orman yoksa orman teşkilatına ne gerek var? Türkiye yoksa Maliye Bakanı'na ne gerek var?
‘GÜNÜ GELDİĞİ ZAMAN GREVE ÇIKIYORUZ’“Grevin zamanı belli. Günü belli, saati belli. Uygulama günü geldiği zaman uyguluyoruz. Ama üç aydır bazıları ‘genel greve çıkın’ diyor. Ya günü geldiği zaman çıkıyoruz. Şu anda yetkisini düşüren (HAK-İŞ’e bağlı) sendikalar var bizim dışımıza. Adam günü gelmiş, greve çıkmamış, yetkisini düşürüyor. İşçisi var orada 300 bin tane ağzını açmıyor, konuşmuyor. Kim konuşuyor? Ben bu ülkede işçi hareketlerinin buzkıran gemisiyim. Yetki kimde? Yetki işçide. Ne karar alırsanız TÜRK-İŞ Başkanı, bu başkanlar ona uymak durumundayız. Biz ne karar aldıysak siz ona uymak mecburiyetindesiniz.
‘DEVLETİN VERDİĞİ SÖZDEN CAYMA ŞANSI YOK’Cumhurbaşkanına da seslenen Atalay, “Çalışma Bakanı’nın verdiği sözleri, açıkladığı rakamları yerine getirmesi için talimat verin. Yoksa grev ertelerseniz bu ülkede huzur bulamayız. Bu ülkede sıkıntıya girersiniz.” çağrısında bulundu.
Atalay, şunları dile getirdi: “Şimdi bu konuşulanlarla ilgili aradan on günü geçti. Dedim ki ya kağıt göstermek, evrak göstermek doğru değil. Çarem kalmadı. Değerli arkadaşlar bu devletin resmi yazısı Çalışma Bakanlığı yazısı... Bakanın altında imzası var. Konuştuklarımızın hepsi burada yazıyor. Bunu devlet yerine getirsin. Böyle devlet olmaz.
“Çalışma Bakanı'nın el yazısıyla masada bu konuların tamamını yazdığı evrak burada. Tamamını elle yazdı. Bu evrak, bu belge, bu televizyon konuşmalarını Çalışma Bakanı yapıyor. Kimin adına yapıyor? Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin adına yapıyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin başkanı Sayın Cumhurbaşkanımız bunları bir an evvel yerine getirmek durumunda. Devletin verdiği sözden ‘caydım’ deme şansı yok.”
‘BAKAN VE HAK-İŞ AFRİKA’YA GİTTİ BEN EVİN BAŞINDAYIM’KÇP kapsamında 600 bin kamu işçisinin 350 bine yakınının HAK-İŞ üyesi olduğunu, 250 bine yakınının da TÜRK-İŞ üyesi olduğunu söyleyen Atalay, Çalışma Bakanı ve HAK-İŞ Başkanı’nın birlikte G20 Zirvesi için Afrika’ya gitmesini eleştirdi:
“TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulumuz tam 35 gündür Ankara’yı terk etmedi. Bugün Çalışma Bakanı Afrika'da G20 zirvesinde, HAK-İŞ Başkanı da orada. Şimdi ben de G20'nin dönem başkanıyım. Ben buradayım, gitmedim, evin başındayım.”
‘TÜRKİYE DOLAR MİLYARDERLERİNDE BİRİNCİ’Ülkeyi mali yönden yönetenlerle ilgili güvenin ortada olduğunu, işçi kesimi olarak kendilerinin güvenmediğini söyleyen Atalay, şöyle sürdürdü: “TÜİK rakamlarına inanmıyoruz, onlara inanmıyoruz. Ama bu ülkede memnun olanlar var mı? Var. Elimde bir belge var. İsviçre Bankası açıklama yapıyor. 2024 yılında Türkiye dolar milyarderleri sayısı 8.14. Şu an dünyada birinci. Bu Maliye Bakanı'ndan kim razı? Patronlar razı. Emekli, işçi, asgari ücreti razı değil. Ben de razı değilim!
‘PARA VERMESENİZ DE ÜLKE DE VATAN DA BİZİM’“Depremde varız, selde varız, yangında varız… Bizim üç kuruşumuzdan ne istiyorsunuz? Televizyonlara çıkıp, ‘bunlar 50-60 bin lira alıyor’ diyorlar. Allah’tan korkun ya! Denizin altında kaynak yapıyoruz, yerin altında ölüyoruz, lağımınızı, pisliğinizi temizliyoruz, sabah kapınızı açıyor, çoluğunuza çocuğunuza hizmet ediyoruz… Biz bu ülkenin emekçileriyiz! Para vermeseniz de biz bu ülkeye hizmet etmeye devam ederiz. Bu vatan bizim. Ama bizimle oynamayın, bizim huzurumuzu bozmayın. Para vermeseniz de savunma sanayinde çalışmaya devam ederiz. Para vermeseniz de yangında insanları, hayvanları kurtarmaya devam ederiz. Para vermeseniz de bu ülke de bu vatan da bizim.”
‘KIRIP DÖKMEMİZİ İSTEYENLER VAR’Atalay işçilere şöyle seslendi: “Hesabınızı, kitabınızı yapın. Benim kararım ortada. Ne karar alıyorsanız ben size uymak durumundayım. Buradaki başkanlar uymak durumunda. Bugüne kadar kırmadık dökmedik, ona kızanlar var bu ülkede. Bize ‘kırıp dökün’ diyorlar, ‘ülke batsın’ diyorlar. ‘Ülke batsın’ diyenlerin kendileri batsın.”
MADENCİLERİN GREVİ YARIN BAŞLIYOR1 Ağustos Cuma günü Türkiye Maden İşçileri Sendikası’nın (Maden İş) örgütlü olduğu iş yerlerinde grevler başlıyor. 2 Ağustos Cumartesi günü ise yine TÜRK-İŞ’e bağlı esas olarak Zonguldak’ta örgütlü Genel Maden İşçileri Sendikası’nın (GMİS) örgütlü olduğu yerlerde grevler başlayacak.
Maden İş Sendikası Genel Başkanı Nurettin Akçul, Aydınlık’a yaptığı açıklamalarda grevlerle ilgili şu bilgileri verdi:
“Maalesef hükümet bizi grevlere mecbur etti. Bor Maden’de çalışan 2 bin 200 arkadaşımız 1 Ağustos Cuma günü greve başlıyor. Bunlar, Hisacık Emet, Balıkesir Bigadiç, Eskişehir Kırka’da grevlere başlıyor. 8 Ağustos’ta da Türkiye Kömür İşletmeleri’nde (TKİ) çalışan 2 bin 300’ün üzerinde arkadaşımızla greve başlayacağız.”