Eğitim İş Şube Başk.Taylan; “eğitimde yaratılan karanlık tabloya karşı harekete geçiyoruz!”

 

Eğitim İş Bandırma Şubesi, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde Çedes Protokolü kapsamında okullarda diyanet personelinin görevlendirilmesi konusunda bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına Eğitim Sen, Atatürkçü Düşünce Derneği,Kent Konseyi, Alevi Kültür Derneği ve  Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği destek verdi.

Eğitim İş Bandırma Şubesi, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde Çedes Protokolü kapsamında okullarda diyanet personelinin görevlendirilmesi konusunda bir basın açıklaması yaptı. Eğitim İş Sendikası’nca yapılan açıklamada, okullarda manevi danışman adı altında imam, vaiz müezzin görevlendirilmeye başlandığı ve eğitimde yaratılan karanlık tabloya karşı harekete geçiyoruz” ifadelerine yer verildi. Eğitim İş Bandırma Şube Başkanı Kadir Taylan konu ile ilgili yaptığı açıklamada, “Her sabah bakalım bugün ne olacak, diye uyanıyoruz; akşama kadar, bu kadar da olmaz, dedirtecek bir çok olay yaşıyoruz. İktidar bu öğretim döneminde de geleneği bozmadı. Yine karşımıza ucube bir uygulama ile çıktı.Bugün çocuklarımız okullarda içecek su bulamazken, kantinden tost alamazken, her okula yeterli rehber öğretmen atanamazken, okullarda manevi danışman adı altında imam, vaiz , müezzin görevlendirilmeye başlandı. Okullarımızda din kültürü öğretmenleri ve rehber öğretmenler varken bu manevi danışmanlar onların yapamadığı neyi yapacak, onların bilmediğini, bunlar mı biliyor.

Onca skandala rağmen dernek/vakıf maskesi takmış tarikatlar okullarımızda cirit atmaya devam ediyor. Milli Eğitim Bakanlığı ise yaptığı protokollerle bunların önünü açıyor. Öğretmenlik eğitimi almamış diyanet personelinin okullarda görevlendirilmesi, bunun son örneğidir. Eğitim-İş olarak, Anayasaya, yasalara ve yönetmeliklere açıkça aykırı; laik ve bilimsel eğitimle taban tabana zıt ÇEDES protokolünü yargıya taşıdık. Bugün de burada, gerici dernek ve vakıflarla imzalanan protokollere karşı “Çocukları korumak, vatanı korumaktır” anlayışıyla alanlardayız.

Eğitim emekçilerine sesleniyoruz: Sevgili meslektaşlarımız; öğrencilerimiz bizlere Başöğretmen’in emanetidir. Onları, laiklik karşıtı uygulamalara terk etmeyiniz! Kimsenin sizin dersinizi bölme, gasp etme, sizin dersinizden öğrenci çıkarma hakkı yoktur. Bu tür girişimleri her şeyden önce öğrencileriniz, sonra mesleki itibarınız için reddediniz!

Velilerimize sesleniyoruz: Çocuklarınızın eğitim adı altında manen ve fiziken güvencede hissetmeyecekleri hiçbir uygulamayı kabul etmek zorunda değilsiniz. Onların geleceği için bu protokolü reddedin! Eğitim-İş olarak bu arsız kuşatmaya “dur” demek için bir kez daha harekete geçiyoruz.Mesleki itibarımıza yapılan saldırılara ve haklarımızı gasp etme girişimlerine karşı çıkmak için,Eğitim sistemimizin üzerine çöken gerici ve piyasacı karanlığa dikkat çekmek için,Çocuklarımızın eşit ve nitelikli eğitim hakkının gasp edilmesine karşı durmak için,Eğitim dışı kurumların, dernek maskesi takmış tarikatların sistematik olarak eğitime dahil edilme girişimine boyun eğmemek için,Tüm Türkiye’de alanlardayız!Eğitime ve çocuklarımıza sahip çıkıyoruz!Eğitimin memleketin en birincil meselesi olduğunu hatırlatıyor, uyarılarımız dikkate alınmaz ve eğitime dair sorunları çözümü için adım atılmazsa eylemliliğimizin artarak devam edeceğini ilan ediyor, tüm yurttaşlarımızı da destek vermeye davet ediyoruz! Bu mücadele aydınlanma mücadelesidir! Bu mücadele gelecek mücadelesidir! Bu mücadele hepimizin mücadelesidir! “ diye konuştu.