İşler karıştı..!

İYİ Parti Genel İdare Kurulu, toplantısı sonrası yerel seçimlere dair İYİ Parti’nin yol haritasını açıklayan Parti sözcüsü Zorlu, “Buna göre 31 Mart 2024 tarihinde gerçekleştirilecek yerel seçimlerde 81 il ve ilçelerde partimizin kendi adaylarının teşkilatımızın görüşlerinin yanı sıra aday adaylarımıza yönelik halkın eğilim ve tercihlerinin dikkate alınarak tespit edilmesine karar verilmiştir” dedi ve bir anda  ülkede siyasi hareketlilik yaşandı ve ortalığı toz duman kapladı.

 

Neden ve niçin?

 

Çünkü,siyasi açıdan bunun anlamı şu: Ülkede oy yüzdesi 10’u  bile bulmayan İyi Parti’nin son 14 Mayıs ve 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimlerinde aldığı oy oranı belli. Parti’nin  ilk gündün bugüne CHP’ye  siyasi açıdan yamanmış olmasının ana nedeni  zaten bu gerçek. Bu ferçeği yıllar önce dile getirerek, CHP’nin İyi Parti ile ittifakının  parti tabanında en büyük zararı CHP’ye verdiğini iddia eden dönemin milletvekili Fikret Şahin, sadece bu gerçeği dile getiriyordu.

 

Ortada siyasi bir lütuf Vardı ve bu lütfun CHP’ye mi yoksa İyi Parti’ye mi yaradığı  sorgulanması ve analiz edilmesi gereken bir vaka.

 

Tablo ortada ve öteye beriye gitmeye gerek yok. 2018 yılında İyi Parti’nin TBMM’de parti olarak grup kurup, seçimlere katılma hakkını elde etmesi CHP’den 5 milletvekilinin göz yaşları içinde İyi Parti’ye transfer edilmesiyle mümkün oldu.Biri de milletvekili Ahmet Akın idi..

 

2019 Mart yerel seçimlerinde  CHP ve İyi Parti arasındaki ittifak ve seçim işbirliğinin  en dramatik sonucunu Balıkesir yaşadı ve Ahmet Akın CHP’den Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olarak ilan edilmesine karşın, adaylıktan çekilip yerine İyi Parti’den İsmail OK aday gösterildi.Sonuç belli. Balıkesir’de büyükşehir belediyesine en yakın aday seçimden son anda çekildiği için CHP,Büyükşehir de seçimleri siyasi zik zaklar ve lütuf üzerine kaybetti.Binlerce ve on binlerce CHP’li , bu vakanın üzerine bir bardak su içti. Sonrasında İyi Parti’den de istifa eden Ok, milletvekili olarak Ak Parti saflarına katıldı.

 

Balıkesir’de son günlerin siyasi dedikodusu İsmail OK’un bu kez  Yücel Yılmaz’ın yerine Ak Parti’nin büyükşehir belediye başkan adayı olarak sahaya sürüleceği yönünde.

 

Bölgedeki durum da farklı değil. 2019 yerel seçimlerinde Bandırma’da CHP listelerine angaje olarak seçime katılan ve Meclis üyesi seçilen isimler belli. Öyle ki,Gönen’de Belediye Başkanı CHP’li İbrahim Palaz’ın ve CHP’nin lütfuyla belediye başkan yardımcılığı İyi Partili Meclis üyesine geçti.Bölgede ve CHP’li belediyelerde yaşananların örneği çok ve hangisini sıralayalım.

 

Cumhuriyet tarihimizde siyaseten çok tanık olmadığımız bu siyasi yamanmanın ve  lütfun tek nedeni ve gerekçesi var: AK Parti’ye ve Erdoğan karşısında muhalefetin  her ne yöntemle ve nasıl olursa olsun bir araya getirilmesi, siyasi bir alternatif ve güç yaratılması Ak Parti’nin siyasal iktidardan uzaklaştırılması ve Erdoğan’ın devrilmesi.

 

Aynı düşünce ve yöntemle hareket eden CHP,14 Mayıs ve 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ile milletvekilliği genel seçimlerinde bir anlamda Erdoğan düşmanlığı temelinde  hemen herkesle  işbirliği ve ittifak yaptı, 6’lı,7’li,8’li masalar kurdu.Oy yüzdeleri 1 ‘i bile bulmayan siyasi partilere 40 milletvekili bağışladı.Lütufkarlığın sonu yok ve yerel seçim süreci ile birlikte açık ve gizli yürütülen pazarlıklar. görüşmeler yine başladı.

 

Genel olarak siyasi çevrelerde ve seçmen nezdinde, kimse Meral Akşener ve İyi Parti’nin yerel seçim stratejisine,tüm il ve ilçelerle belediye başkan adayı gösterecekleri beyanlarına inanmıyor ve söylemlerin siyasi blöften öte bir anlam taşımadığına,pazarlık gücünü arttırmaya çalıştığı iddia ediliyor.

Kimse şaşırmasın.! CHP’nin lideri Kılıçdaroğlu’nun lütufkarlığı öylesine tavana vurmuş durumdaki yerel seçimleri kazanmak ya da eldeki büyükşehirleri,il ve ilçeleri korumak için ama en önemlisi AK Parti’ye ve Erdoğan’a kaybettirmek adına  CHP ve lideri Kılıçdaroğlu herkesle pazarlık yapabilir.Bunu da en iyi Akşener ve İyi Parti’liler biliyor.

 

Burada öne çıkan sorun İyi Parti’nin siyasal ve ideolojik kimliği. Bu,siyaset bilimciler ve siyasiler açısından tanımsız olmanın ötesinde İyi Parti’nin FETÖ’cülerin bir proje partisi olarak siyasette konuşlandığı  savını kuvvetlendiriyor. FETÖ’yü ABD’den ve küreselcilerden bağımsız olarak ele almak mümkün olmadığına göre, projenin kimlere ait olduğu sorusu da bir anlamda netlik kazanıyor.

 

Kuşkusuz,lokal ve yerel düzeyde de  hem Ak Parti ile MHP Cumhur İttifakı olarak hem de ‘Millet İttfakı’ bitmiş ve dağılmış da olsa CHP öncülüğünde tüm muhalefet partileri yerel seçimlere yönelik strateji geliştirme, seçim ittifaklarını belirleme telaşı içinde. Kendi içinde parçalanmış ve bitmiş ‘Millet İttifakı’’ndan İyi Parti’nin tüm  büyük şehirlerde,il ve ilçelerde seçimlere kendi adaylarıyla katılma kararının yerel seçimlerde AK Parti MHP lehine başarılı ve büyük sonuçlar doğuracağı ise açık bir gerçek.

 

Örneğin,Güney Marmara nezdinde Bandırma. Manyas ve Gönen ve  Marmara Adalar ile Susurluk’ta Ak Parti ve MHP yerel seçim yarışına ortak olmanın ötesinde seçimleri parti olarak zorlayacak hatta seçim sonuçlarını belirleyen konuma ulaşacaktır.

 

İlçeler nezdinde yaşanacak bu seçim hareketliliği  Balıkesir büyükşehir belediye başkanlığı seçimlerini de  etkileyecek ve siyaseten hareketlendirecektir.

 

Şimdilik,esen kalın..