Türkiye’de kadın nüfusu artıyor
TÜİK (Türkiye İstatistik Araştırmalar Kurumu)’ten aldığımız verilere göre, kadın nüfusuönümüzdeki yıllarda giderek artacak. Artış 22. yüzyılda da devam edecek. Örneğin 2030 yılında toplam nüfusun 88 milyon 188 bin, erkek nüfusun 43 milyon 996 bin, kadın nüfusun 44 milyon 191 olacağı öngörülüyor.
Kadın nüfusun giderek artması, işgücü olarak kadının çalışma yaşamında daha çok yer almasını getirecek. sendikalaşma konusunda kadın emekçilerin kararlılığına bakılacak olursa, kadınların hak mücadelelerine ilerde daha çok katılmaları da gündeme gelecektir.
MESERRET TAŞKIN'DAN MEKTUP VAR: YAŞAM SIRRIÜlkemizde ortalama kadın ömrünün, ortalama erkek ömründen beş yıl daha uzun olduğu araştırmalarla ortaya çıktı. Araştırmaları bilmem ama kocamın ve benim ailelerimizde durum böyle:
Erkekler önden göçüp gidiyor. Kadınların maşallahı var; kendi yerlerine de kocalarının yerine de yaşıyorlar görünüşe bakılırsa. Anneannem 96 yaşına kadar yaşadı; dedem 80’ini görmeden gitti. Diğer dedem, daha babam çocukken ölmüş. Babaannem, ben ilkokuldayken mide kanamasından gitti. Sabahları aç karnına kahve içerdi. Halalarımın hepsi kocalarını önden gönderdiler, kendileri 90’lara merdiveni dayamaya gayret ettiler. En az yaşayan 80’e dayandı.
Kocamın ebesi (Büyükanne yerine böyle söylüyorlar) 80’li yılların başında dimdik ayaktaydı. Ermeni ayaklanmasında genç kız olduğunu söylüyordu. Daha da ölmezdi rahmetli, traktörün üzerine gençlerle birlikte bineceğim diye inat etti, ani sarsıntıda düşerek hayatını kaybetti. Kayınpederim heyelanda 50 yaşında vefat etti.
Kayınvalidem hastalıklarına rağmen 80’i geçti. Annem, babam istisna: Karadeniz’de yaşıyorlardı. Çernobil faciasından sonra 70’li yaşlarında arka arkaya kanserden göçtüler. Sıraları değiştiler: Annem, babamdan iki yıl önce gitti. Babam da onun yanına gitmek için acele etti.
Erkekler ailelerimizde hep ayrıcalıklıydı. Kadınlar kocalarına her zaman ihtimam gösterirlerdi. Yükü paylaştılar, çok çalıştılar. Ama erken gitmelerine engel olamadılar. Demek ki erken gidişin sebebi kadınlar değildi.
Sadık Okurunuz
Kırkbeşini aşkın
Meserret Taşkın