Hedef İran değil Türkiye

İsrail, Lübnan’a kara harekâtı başlattı.
Cumhuriyet gazetesi, Hizbullah Şeyh Naim Kasım’ın, “İsrail kara kuvvetleriyle girmeye karar verirlerse hazırlıklıyız. Galip geleceğimizden eminiz.” sözlerini elbette görmedi.
Bunun yerine Netanyahu’nun mesajını birinci sayfaya koydu.
Buradan da “Yeni Hedef İran, sanki Batı Asya’da gazetecilik yapmıyorlar.
Dünyanın bir yerinde bir şeyler oluyor da “nesnel” aktarıyorlar.
Bugün Hürriyet’ten Ahmet Hakan ve Abdülkadir Selvi de İran üzerinde duruyor. Yeni Şafak’tan İsmail Kılıçarslan keza öyle…
Cumhuriyet başta olmak üzere hedefin İran olduğunu söyleyenler, maalesef stratejik körlük içindeler.
Şu gerçekleri bilmek zorundayız:
- İsrail saldırganlığının nedeni, İran ve Direniş Ekseni'nin varlığı değil, İsrail'e dost bir "Kürdistan" yani İkinci İsrail kurmaktır. İlk hedef PYD'yi devletleştirmek, Kuzey Irak'la birleştirmektir.
- İsrail'in katliamlarını sürdürdüğü 1967'de, 1978'de, 1982'de ne Hizbullah ne HAMAS ne Husi ne de Direniş Ekseni vardı. Aksine bu örgütler İsrail yayılmacılığını durdurmak için kuruldu.
- İsrail yıllardır yığınağını İran'a yönelik değil Doğu Akdeniz'de Türkiye'ye karşı yapmaktadır.
- MOSSAD Başkanı Yossi Cohen'in şu sözleri her şeyi açıklıyor: "İsrail için Türkiye, İran'dan daha büyük tehdittir."
- Sabah akşam "İran neden yanıt vermiyor?" diye soranlar, aslında Türkiye'nin sorumluluklarını perdelemektedir.
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze direnişini Anadolu'nun ileri savunması olarak nitelemedi mi? O zaman neden Türkiye silahlı yanıt vermemektedir?
- Filistin yürüyüşünde boy gösteren Baykar, ABD kuklası Kiev rejimine hibe ettiği SİHA'ları neden Filistin dostu Hizbullah'a çok görmektedir? Baykar için Rusya, İsrail'den daha büyük bir düşman mıdır?
- İsrail'e verilecek en güzel yanıt; bölge ülkeleri olarak hızla Suriye'nin kuzeyine girerek İkinci İsrail Devleti'ni önlemektir. Direniş Ekseni'ne askeri ve siyasi destek verilmeli, Doğu Akdeniz'de Batı Asya gücü teşkil edilmeli, İsrail dünyadan tecrit edilmelidir.