Zincirlerimizi kıracağız

Afrika Günü'nün 62. yıl dönümü İstanbul’da tam bağımsızlık vurgusuyla kutlandı. Tüm Afrika Dostları Derneği (TADD) tarafından düzenlenen etkinlik, cumartesi günü İstanbul’da bir otelde yoğun katılımla yapıldı. TADD Başkanı Dr. Bilgehan Güntekin’in ev sahipliğinde düzenlenen etkinlik, Türkiye’de yaşayan Afrikalı öğrencileri, akademisyenleri, medya temsilcilerini ve Afrika dostlarını bir araya getirdi.

Etkinlikte söz alan Afrikalı gençler, emperyalizmin sömürü düzenine dikkat çekti. Hayatları boyunca bu düzene karşı mücadele eden Ahmed Sekou Toure, Malcolm X, Patrice Lumumba, Thomas Sankara, Kwame Nkrumah, Nelson Mandela, Muammer Kaddafi ve Ömer Muhtar gibi isimler anıldı. Konuşmalarda Mehmet Akif Ersoy’un şiirlerine atıflar yapıldı. “Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Afrika’nın zincirlerini kıracağız!” denilerek özgürlük çağrısı yükseldi. Mustafa Kemal Atatürk’ün bağımsızlık vurgusu öne çıkarıldı. Gençler, “Vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır. Bizler de vatanlarımıza döndüğümüzde görevlerimizi en iyi şekilde yerine getireceğiz. Fransa’da, İngiltere’de okuyup Afrika’ya efendi olarak dönenlerden olmayacağız; Türkiye’de eğitim alan Afrikalı gençler olarak memleketlerimizin hizmetkârı olacağız. Afrika bizim ellerimizde yükselecek.” ifadelerini kullandı.

 

AFRİKA İÇİN ADALET

Açılış konuşmasını yapan Dr. Güntekin, Afrika’nın özgürlük mücadelesinin ve kardeşliğin simgesi olan bu özel günün sadece bir kutlama değil, aynı zamanda bir farkındalık çağrısı olduğunu vurguladı. Güntekin konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Bugün burada çok önemli bir konu için toplandık. Bu yılki Afrika Günü’nün ana teması: Afrika için adalet. Artık Afrika’nın hakları için masaya oturma zamanı. Bugüne kadar kaybettikleri tüm haklarının, maddi ve manevi tazminatlarının geri alınmasının zamanı geldi. Uluslararası tüm platformlarda bu talebi gündeme taşımayı hedefliyoruz. Afrika için hesap sorma zamanı geldiğini haykırmanın vaktidir. Tüm dünyanın Afrika’ya borcu var!”

ÖZGÜRLÜK, EŞİTLİK, KARDEŞLİK  

Etkinlik kapsamında “Afrika İçin Adalet” başlıklı bir panel düzenlendi. Moderatörlüğünü Sağlık Bilimleri Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretim Görevlisi Younis Ahmed Adam Yahya’nın yaptığı panelde; Siyaset Bilimci ve Yazar Faroukou Mintoiba, Panafrikanist ve Yıldız Teknik Üniversitesi doktora öğrencisi Moustapha Aminou Tukur, İstanbul Üniversitesi doktora öğrencisi Maha Bakhit Mohammed ile Milli Savunma Üniversitesi Hava Harp Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Yiğit yer aldı. Katılımcılar, Afrika’nın adalet arayışı, akademik gelişimi ve sivil toplum faaliyetlerine ilişkin görüşlerini paylaştı.

Özellikle Afrika’nın kendi iç dinamikleriyle kalkınma potansiyeline dair yapılan değerlendirmeler, salondaki dinleyiciler tarafından ilgiyle takip edildi. Panelin sonunda şu mesaj öne çıktı:

“Afrika, siyasi ve ekonomik olarak tam bağımsız olmalıdır. Yeni ve güçlü bir Afrika dönemi başlıyor. Bu Afrika eşit ve özgür olacak. Din, dil, ırk ayrımı ortadan kaldırılarak birlik içinde hareket edilmelidir. Tek taraflı askeri anlaşmalar derhal iptal edilmelidir. Bugün, tıpkı bir zamanlar Fransa’da olduğu gibi Afrika’da da ‘Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik’ sesleri yükseliyor. Afrika’nın şiarı da bu olacaktır. Yeni ortaklar seçilmeli; Türkiye, Rusya ve Çin.”

Etkinliğin ikinci oturumunda “Afrika’da Medya” konusu ele alındı. Moderatörlüğünü Wall Africa Journal Waj Türk Kurucusu İbrahim Tığlı’nın üstlendiği panelde; Anadolu Ajansı Afrika Haberleri Müdürü Dr. Gökhan Kavak, TRT Afrika Haber Prodüktörü Tuğrul Oğuzhan Yılmaz ve İstanbul Ticaret Üniversitesi doktora öğrencisi Kassoum Drame konuşmacı olarak yer aldı. Katılımcılar, Afrika’daki medya temsiliyeti, haberlerin yerel yansımaları ve kıtadaki dijital dönüşüm üzerine kapsamlı sunumlar yaptı. Panelde dikkat çeken sorulardan biri de “Düne göre Afrika’yı Türkiye’ye daha iyi tanıtabiliyoruz, peki Türkiye’yi Afrika’ya ne kadar tanıtabiliyoruz?” oldu. Ayrıca, Afrika’da radyo yayıncılığının hâlen büyük önem taşıdığı vurgulandı.

Program boyunca katılımcılar, Afrika’ya özgü kahve çeşitlerini deneyimledi, geleneksel Afrika kıyafetlerinin sergilendiği defileyi izledi ve dans gösterileri eşliğinde zengin bir kültürel atmosfer yaşadı. Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nden şarkıcı Enzo da şarkılarıyla etkinliğe renk kattı. Etkinlik, hem Afrika’nın çok katmanlı yapısını tanımak hem de Türkiye ile Afrika arasında sosyal ve kültürel köprüleri güçlendirmek açısından önemli bir fırsat sundu.

Rektör Kızıltoprak: Görevlerimiz var

Etkinlikte Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak, Türkiye Maarif Vakfı Afrika Bölge Daire Başkanı Mustafa Savaş Kopuz ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti Öğrenci Birliği Başkanı Daula Abdoul da birer konuşma yaptı. Rektör Kızıltoprak, Afrika’daki sömürü düzenine ve buna uzun yıllar sessiz kalan Batılı akademisyenlere tepki göstererek, Afrika’yı tanıtmanın önemine dikkat çekti. Prof. Dr. Kızıltoprak’ın konuşmasından öne çıkan ifadeler şu şekildeydi:

AFRİKA GÖZ ARDI EDİLDİ

“Afrika dünyanın nesi olur? Vicdanıdır, ilk kalp atışıdır, hafızasıdır Afrika. Ancak susturuldu, zincirlendi, lekelenmeye çalışıldı. Tarihi sömürgeciler yazdı, avcılar yazdı. Aslanlar ise susturuldu. Afrika, sistematik biçimde göz ardı edildi; yalnızca elmas, petrol, iş gücü olarak görüldü. Akademi de tüm bu olanlara sessiz kaldı. Bilgi üretimini sömürgeciler yaptı. Afrika halkı tanımlayan değil, tanımlanan oldu. Oysa Afrika ‘derin insani bağları’ olan bir kıtadır ve bu yönüyle okunmalıdır.

“Biz Türkiye olarak Batı’nın lügatındaki ırkçılığa sahip değiliz. Afrika bizim için ‘öteki’ değil; bizdendir, dosttur, yoldaştır, insandır. Bu anlamda sorumluluklarımız var. Eğitim, bilim ve kültürel işbirliğimiz güçlenmelidir. Türkiye’ye gelen Afrikalı öğrenciler yalnızca misafir değil, yarının Afrika’sını inşa edecek ellerdir. Biz dönüşümün izleyicisi değil, ortağı olmak istiyoruz. Afrikalı akademisyenlerin de tanıtılması gerekiyor.”

‘HALKIMIZI VE ONURUMUZU FEDA ETMEYİZ’

Öğrenci Birliği Başkanı Daula Abdoul da konuşmasında birlik vurgusu yaptı. Abdoul şu ifadeleri kullandı:

“Bugün buraya sadece geçmişi anmak için değil, geleceğimizi inşa etmek için toplandık. Yeter ki bir olalım. Artık uyanma zamanı geldi! Sadece izleyen değil, harekete geçen; düşünen ve üreten gençler olacağız. Kendi ayakları üzerinde duran bir Afrika inşa etmeliyiz. Kıtamızın kaderi başkalarının değil, bizim ellerimizdedir. Biz, zincirleri kıracak gençleriz. Gerekirse gençliğimizi feda ederiz ama halkımızı ve onurumuzu asla feda etmeyiz. Eğitimde ve teknolojide lider, büyük bir Afrika’yı birlikte kuracağız.”