CHP İlçe Kongresi üzerine

Bandırma CHP 38.Olağan Genel Kurulu gerçekleşti. 2024 yılı 31 Mart yerel seçimlerine  hazırlanıldığı  ortamda Bandırma’da yerel iktidar partisi CHP’nin  yeni yönetimini belirlemesi birden çok  önem taşıyordu ve 2009 yılı yerel seçimlerinden bugüne 2014 ve 2019 yerel seçimlerinin galibi CHP’nin üç dönem belediye başkanlığını üstlenmiş olması yeni dönem için CHP nezdinde siyasi beklentilerin  doğal olarak büyümesini beraberinde getirmişti.

 

CHP’liler kırgın,kızgın ve öfkeli olduğu tadar  14 Mayıs ve 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerinin ağır yenilgisinin yaşandığı bir ortamda  2024 yerel seçimlerinde  en azından yerel yönetimlerde mevcut başarılarını korumak ve yeni yerel yönetim kazanımlarıyla  siyaseten yola devam etmek konusunda sahip oldukları inanç ve coşkuyu kongre salonuna taşıma gayreti içindeydiler.

 

CHP’lilerin kongre sürecinde duydukları kızgınlığı,kırgınlığı, öfke ve hesaplaşma dürtüsü zaman zaman konuşmalarına, birbirlerine  ve davranışlarına yansıtmaları,sert polemikler  salonda gerilime neden olsa da,salonda bir tatsızlık yaşanmadı.

 

Kuşkusuz bunun öncelikli nedeni,partinin 14 ve 28 Mayıs hezimeti ise de bir diğer nedeni de yerel seçim takviminin işlemeye başlaması ile birlikte  gerçekleşen delege seçimleriyle   ilçe başkanlığı rekabeti ve yarışına  kimin belediye başkan aday adayı ve adayı olarak en avantajlı pozisyonda hazırlanması siyasi kaygıları damga vurdu.Kongre ilçe başkanını ve yönetimini belirlemekten öte bu kaygılara yenik düştü.Milletvekili Serkan Sarı ve İl Başkanı  Erden Köybaşı  yaptığı konuşmalarda olayın bu yönüne ve partililerin enerjisini seçimlerde elde edilecek başarı üzerinde  yoğunlaştırmalarının önemine dikkat çekti.

 

Israrla gözden kaçırılmak istenen bir gerçek var. O da  kongrede siyasi atmosfer ne kadar yüksek ve gerilimli olsa ve yaşansa da  genç başkan adayı Mehmet Atak’ın ve yönetim listesinin 416 delegeden 215’inin oyunu alarak,seçimleri kazanma başarısıydı.Öncelikle bir hakkın teslim edilmesi gerekiyor, İkincisi ve en önemlisi de Belediye Başkanı Tolga Tosun’un doğrudan şahsını ve makamını hedef alan sert mücadeleden bir kez daha başarıyla çıkmasıydı.

 

Şakası yoktu. Yerel iktidar sahibi olarak AK Parti ve MHP’den görmediği ve yaşamadığı muhalefeti ve eleştirileri parti içinde eski başkan Dursun Mirza ve ekibinden gören  Tolga Tosun,bugüne kadar Mirza’nın kendisine yönelik tüm siyasi hamlelerini gördü ve başarıyla savuşturdu.

Başkan Tosun’un “Bu partide, bu dönemde ikinci ofis açıldı. Böyle bir şey var mı? Ben salak adam mıyım? Ben bir şey görmüyor muyum? Hepimiz siyasetin içinden geldik. Hepimiz kimlerin neler yapmak istediğini çok iyi biliyoruz.” konuşması  bir serzenişten öte bir gerçeğin dışa vurumuydu.

 

Bu konuşmayı abartılı bir konuşma olarak değerlendirebilir, eleştirebilirsiniz. Mirza, bir ofis açarak,parti içi mücadelede partililerin bir toplanma ve toparlanma  yerine dönüştürebilir. Bu doğaldır ama Tosun,konu Mirza ise bununla yetinmeyeceğini de çok iyi biliyordu.Daha önce de yazdım. Dursun Mirza, küçümsenecek siyasi bir kişilik değildir ve aynı zamanda bir hesap insanıdır. Eminim ki, siyasi hamlelerine ve ataklarına karşı Tosun’un başından beri geliştirdiği tüm refleksleri gülerek izledi ve sonuç istediği gibi olmasa da sonuçta nerede eksik ve yanlış yaptıysa olayın muhasebesini kendi içinde yapıp, hasmının başarısını takdir etmiştir.

 

Mirza’nın desteklediği ‘mavi liste’nin delege seçimlerinde ve kongrede aldığı sonuç,parti içinde  önemsenmesi gereken bir güç ve taraftar desteğine sahip olduğunu gösteriyor.Mücadeleci kişiliğine uygun olarak yılmıyor, yıkılmıyor ve elde ettiği sonuç ne olursa olsun, ‘nerede kalmıştık’ diyerek,yeni mücadelelere yelken açıyor.

 

Ancak,belirtmeden geçmeyeceğim. Başkan Tosun,2024 Mart yerel seçim sürecinde, siyasi sonuçları çok ağır ve ciddi sonuçlar elde etti  ve  parti içi mücadelede  siyasi muarızlarını başarıyla egale ederek, önünü ve yolunu açtı,rahatladı. Bu yeni duruma göre seçim stratejisini daha rahat geliştirip, yüzünü parti ile uyum içersinde dışa çevirecek ve özellikle   siyasi ittifaklar konusu ve sorunuyla ilgilenecektir. Partililer,parti üst yönetimi ve liderliğine yönelik incik boncuk tartışmalarından,sen-ben davalarından, didişmelerinden bıkkın ve yorgun.İktidara ve başarıya aç ve hasret içinde,siyasi ezginlikten sıyrılma umuduyla yaşıyor.

 

Ben,bir anlamda gerçekleşen delege seçimleri ve ilçe kongresiyle partinin bağırsaklarını temizlenme gayreti içersinde çalışıp çabaladığını gözlemledim.Temizlendi mi,hayır ve bu kısa bir dönem de mümkün değil.

 

Bu noktada Mirza ve ekibinin, 14 ve 28 Mayıs seçimleri dahil  hemen her seçimde  hezimet ve örselenmenin Bandırma’da  partiyi sardığı ve partinin güvenli limandan hızla uzaklaştığı yönündeki uyarı eve eleştirilerinin hiç de yabana atılmaması gerektiğini düşünüyorum.

 

Şimdilik bu kadar..Esen kalın…