

|
||
Atatürk'e sofrada saldırdı! | ||
Atatürk'ün pek bilinmeyen anıları yakın tarihin tanıklarının kaleme aldıklarıyla gün yüzüne çıkıyor. Bu anılardan öylesi var ki, Dolmabahçe'de bir akşam sofrasında gerginliği hat safhaya kadar taşıyor. 'Deli Hafız' denilen biri sofrada bir anda çılgına dönerek Gazi'nin üzerine yürüyor. | ||
Türkiye Haberi | ||
![]() |
||
|
||
Araştırmacı Yazar Yaşar Gürsoy'un "Atatürk'ün Gizli Kalmış Anıları" adlı kitabında Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatı hakkında sık rastlanmayan bilgiler yer alıyor. "Deli Hafız Atatürk'e neden saldırdı?" başlıklı anı ise kitabın en göze çarpan satırlarını oluşturuyor. İşte Atatürk'ün Dolmabahçe'de bir akşam sofrasında yaşadığı o anı... Milliyetçiydi. Vatanına sıkı sıkı bağlıydı. Sesini duyanlar ağızları açık dinlerdi. Ne var ki; Sakarya Savaşı yıllarında akli melekelerinin yerinde olmadığı sanılarak şarkı ve gazelleri dinlenmez olmuştu… Aradan yıllar geçti, TBMM açıldı, Cumhuriyet ilan edildi, Türkiye uygarlık savaşında, hızla ilerliyordu… Atatürk’ün sofrasında en çok oturan gazeteci olan Falih Rıfkı (Atay) Bey günün birinde sohbet ederken Gazi’ye, “Deli Hafız kendine gelmiş Paşam, yine eskisi gibi gazinolarda şakıyor, kendine hayran bırakıyormuş,” dedi. Şaşkınlığını, dudaklarını büküp başını salladıktan sonra, “Demek iyileşmiş...” demekle yetindi... Deli Hafız aynı zamanda pehlivandı. Bedeni kadar sesi de gürdü. Bir keresinde Sakarya Harbi günlerinde dostları Gazi’ye, “Hafızı cepheye getirtsek. Ezan ve Kur’an okusa. Askerin maneviyatını kuvvetlendirir,” bile demişler, haber yollamışlardı. Kendisiyle ilgili anılar dilden dile dolaşırdı. Cephe gerisi çok ciddi kontrol altındaydı. Giden gelen herkes soruşturulurdu. Hafıza nereye gittiği soruldu. Bildiklerini öğrenmek için epey hırpaladılar. Konuşmayınca da hapse attılar. Falih Rıfkı Bey’in sofrada kendisine hatırlattığı hafızın hemen sofraya davet edilmesi gerektiği kararını verdi. "Bir akşam getiriniz Falih Beyciyim" dedi. |
||
|
||
Etiketler: Atatürk'e, sofrada, saldırdı!, |
|
||
|