İYİ Parti’nin eski İl Başkanı, Milletvekili Aday Adayı Özlem Ural’ın kullandığı “Ayıdan post gazeteciden dost olmaz…”sözü Ayıları  siyasetin gündemine taşıdı. Bu sözler üzerine kamuoyunda değişik nezakete davet içeren tepkiler oluşsa da kimsenin aklına Ayıların hakkını korumak gelmedi.

Ayrıca “ Ayıdan post” olmayacağını dillendiren sn.Ural, Ayılara hakaret etmenin yanında bir gerçeğe de ışık tutuyor: Hayvan derilerinin çeşitli kullanım alanları var ve ancak vahşi olarak nitelendirilen bazı hayvanların derileri post olarak kullanılamaz, bir işe yaramaz. Ayrıca ağırdır. Ayı olarak adlandırılan vahşi niteliklere sahip olan "ayı" bu hayvan kategorilerinden birini temsil etiği için  ayının derisi post yani vücudu soğuktan korumaya yaramaz.

Keza,  post otağda oturum alanını yani mecazen makamı,  mevkiyi temsil eder. Ayı, kalabalığı, bildiğini okumayı, medeniyet ve liyakatı dışladığı, kaba kuvveti de temsil ettiği içindir ki, atasözlerimizde  değişik tanımlamalarla birlikte kullanılır. ‘Ayıdan post, araptan, kadından, gavurdan, moskoftan. Yunandan  dost olmaz. gibi…

Bu sevimsizler kategorisine gazetecileri eklemlemek ise  sn. Ural’ın düşün ya da hayal  dünyası ile ilgili bir durum ki, bir gazetecinin sorusuna böylesine yakışık olmayan bir yanıt vermiş. Her meslek branşından değişik bir çok örneklemede bulunabilirsiniz. Yani ararsanız her meslekte ‘ayı’ çok ve buna ne yazık ki siyasi yaşamımız da dahil de ‘ayının’ bu işlerde gerçekte dahli var mı? yok.! O yüzden insanlığınız sizde kalsın ama ayıların günahına da girmenin anlamı yok.

Hoş, sanırım ayılar da gerçek hayatta olup bitenin farkında olduğu içindir ki, özel yaşamlarında özellikle insanlardan uzak durmayı gözeten hayvan, insanlarla burun buruna gelmekten özenle kaçınmış. İnsanlara pek yaklaşmaz. Kokunuzu daha 2-3 km 'den alabilir ve sizin bulunduğunuz bölgeden uzak durmaya çalışır. Ayrıca insan sesine de yabancı oldukları için sesinizi duyması çoğu zaman onların uzak durması için yeterlidir. İnsana durduk yerde saldıran bir hayvan da değildir.

Ayı, daha ne yapsın? Hikmetinden vazgeçip şerrinden uzak durmuş ama insan soyundan kaçmak mümkün mü?

Bu noktada sn.Ural’ın ayılardan vazgeçtik Gazetecilerle ilgili olumsuz olduğu anlaşılan izlenimlerin peşine düşmek gerekiyor. Bu noktada aklıma, yönetmen ve senarist Atıf Yılmaz'ın 1991 yılında yayımladığı anı kitabı Hayallerim, Aşkım ve Ben geldi. Türkan Şoray'ın oynadığı 1987 yılı yapımlı sinema filmi.. Beğeni ile izlediğimi anımsıyorum.  Ayı, gazeteciler, dost ve post rekabeti ya da kavgası ile Özlem Ural..! Örtüşmedi, uymadı mı? Muhabbete illa ki ısmarlama kötü rol üstlenmiş sipariş bir ayı mı bulacağız. Zor değil, piyasada bu rolü üslenecek ayıdan fazla ne var.!

Aynur’un ifadesiyle ‘zorla” sn.Ural’ı vitrin yapmış,” isteğine kavuşturmuşuz.”İstediği bu olsun,Ayılık bizde kalsın.!