Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı, Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesinde Hacı Bektaş Veli’yi anacak. 15-16-17 Ağustos tarihleri arasında 3 gün sürecek program için hazırlıklar devam ediyor. Kanaat önderleri tarafından Alisiz Alevi olarak tanımlanan gruplar siyasi menfaat uğruna anmayı gölgelemeye kalktı.

Gazetelere, “Hacı Bektaş Veli Dergahı işgal altında”, “Aleviler, organize bir asimilasyon, inkar ve imha politikası ile karşı karşıyadır. Devlet, devşirme kadrolar yanında ırkçı, şoven, gerici, kinci bir ekip ile Aleviliği katletmeye ve tümden ortadan kaldırmaya çalışmaktadır.” gibi gerçek dışı demeçler veren grup, Alevi toplumunu ayrıştırmaya çalıştı.

Alevi - Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı ise Alevileri birliğe davet etti. 29 Mayıs 2024 tarihinde de Ankara’da toplanan çok sayıda Alevi kanaat önderi ve kuruluş temsilcileri ortak basın açıklaması yaparak anmalar için herkesi birliğe davet etmişti. Ayrıştırmaya, Hacıbektaş Belediyesi de ortak oldu. “Anma yerel yönetimin işidir” diyen Hacıbektaş Belediyesi anma için bütçesi yetişmeyince İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile anma etkinliği düzenleme kararı aldı.

Alevi - Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığının tüm birlik, beraberlik çağrılarını reddeden ve başkanlığın çalışmalarına “asimilasyon” diyen Alisiz Alevi grubuna Çepni Dernekleri Federasyonu Başkanı Harun Özdemir ve Tahtacı Kültür Dernekleri Federasyonu Başkanı Yolcu Bilginç tepki gösterdi. ‘Hacı Bektaş Veli üzerinden kimsenin siyasi çıkar gütmemesi gerektiğini vurgulayan Alevi önderleri herkesin özgürce anmalara katılması gerektiğini belirtti, birlik çağrısında bulundu.

‘SİYASİ DEVŞİRMELERE KARŞIYIZ’

Çepni Dernekleri Federasyonu Başkanı Harun Özdemir şu ifadeleri kullandı:

“Oğuz Çepni Boyu Dernekleri Federasyonu olarak Türkiye'deki inanç ve siyaset üstü bütün boy temelinde birleşim yaptık. Her inanca, her siyasi görüşe eşit mesafedeyiz. Kimse için hiçbir rezervimiz yok.

“Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı gibi bir oluşumun devletin çatısı altında kurulmuş olması doğru bir adım. Devlet büyük bir organizmadır. Her şeyi düzenleme, her şeyi adaletli bir şekilde yönetme hakkı olan devlettir. Sonuçta biz de STK'lar olarak zaten İçişleri Bakanlığına bağlı, valilikler bünyesinde denetlenen kurumlarız. ‘Devletin Alevisi değilim’ diyen federasyonlar da bu devletin sağladığı olanaklarla kurulmuş birliklerdir.

‘ORTAK HAREKET ETMEK ÖZLEMİMİZ’

“Bu inanç merkezleri ben inanıyorum diyen herkesin yeridir. Burada senin benim yerim diye bir şey olmaz. Siyasi devşirmelere karşıyız. Cemevlerinin bir düzene girmesi, insanların zorluklarından çıkması, daha çok cemevi açılması, daha çok hizmet alması ve devletin destek vermesi gerekiyor. Devletin bu insanların vergilerini alıp bu insanlara hizmet etmesi doğal görevi. Başka yerleri kaşıyarak ayrımcılık yapmak yanlış. Burada belediyenin de, Kültür Bakanlığının da, STK'ların da ortak hareket etmesi özlemimiz.

‘YOK SAYIYORSAN AİHM’E NEDEN GİTTİN?’

“Bir iş Allah rızası toplum menfaatine yapılıyorsa burada herkes ne veririm diye düşünüyor. Bunun için zaten doğru olanın yanındayız. Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı yeni kuruldu, eksiklikler olabilir. Doğru yönetirsen, yönlendirirsen doğru hizmet eder. Ama bu kurumu tanımıyorum dersen, o zaman Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar neden gittin?

‘HERKESİN KATILMASI GEREK’

“Hacı Bektaş Veli'yi anma etkinliklerine herkesin özgürce katılıp aynı program içinde olması gerekir. Hacıbektaş Belediyesi küçük bir belediye olduğu için bu işin organizasyonunu yüklenmesi zaten düşünülemez. Mecburen destek alacak. Bu destek alırken de devletin kurumlarından alması önemli.

"Belediyelerden de alabilir. Hükümet, siyasi partiler, ana muhalefet, küçük muhalefet, iktidar hepsinin burada eşit olması lazım. Bu inançlardaki ayrımcılık çok yanlış. İnanan herkes, inandığı gibi yaşamalı. Ve o inanç merkezlerine siyasetin bulaşmaması gerekiyor.”

‘İLK KAZANIM’

Tahtacı Kültür Dernekleri Federasyonu Başkanı Yolcu Bilginç de eleştirilere ilişkin şunları kaydetti:

“Siyasi parti, iktidar, hükümet başka, devlet başka. Biz devletimizin yanındayız. AKP'li de değilim, MHP'li de değilim. CHP'nin kuruluş ayarlarındaki haline inanan siyasi doğrultudayım. Atatürkçü, Kemalist, sol görüşlüyüm. Ama devlette devamlılık esastır. Biz devletle beraber hareket etmek zorundayız. Yavuz Sultan Selim - Şah İsmail savaşından sonra ilk kazanımdır bu. Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığından memnunuz. Yakından gözlemliyorum ve bizzat içindeyim. Beni rahatsız edecek, acaba dedirtecek soru işareti bırakacak en ufak bir şey görmedim, duymadım.

‘SİYASAL ALEVİLİK OLUŞTURULDU’

“Ama Aleviliği biz temsil ediyoruz diyen, Pir Sultan Abdal Derneği, Alevi Kültür Derneği, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı'nın oluşturduğu vakfın bundan önceki uygulamalarını hiç beğenmiyordum. Onların yatıklarını Alevilikle pek de bağdaştırmıyordum. Siyasal İslam denilen o şablon, karşısında bizim siyasal Alevilik şablonunu da oluşturdu.

‘ALEVİ VE KÜRT KESİMLERİ KAŞIYANLAR VAR’

“Ve bütün dünyanın yönetim biçimi karşıtlık üzerine şu an. Türkiye'de de öyle. Tayyip Erdoğan karşıtlıkları, CHP karşıtlıkları falan diye karşıtlık devam ettirilmeye çalışılıyor. Bunun ortadan kaldırılması lazım. Karşı tarafta da bunu bilinçli olarak yapanlar var. Sezgin Tanrıkulu’ndan direktif alıp Alevi hareketini yönlendirenler var. Bilinçsiz olarak bu işin içerisinde olanlar var. Ama doğru bir analiz yaptığımızda dünyayı yöneten küresel sermaye, Türkiye'de Alevilerle devletin karşı karşıya olmasından çok çok memnun.

‘PARA YARDIMI ALIYORLAR’

“Necip Hablemitoğlu, Alman Vakıfları ve Bergama Dosyası adlı kitabında zaten raporu ortaya koymuş. Alman gizli servisinin raporunda Türkiye halkları içerisinde devlete karşı kısa sürede ayağa kaldıracağınız kalkışma sağlayacağınız ve sonuç alabileceğiniz iki kesim var. Biri Kürtler biri Aleviler diyor. Yani Alman gizli servisinin bu tespiti rapora tesadüfen yazılmaz. Alevi kesimini Kürt kesimini kaşıyanlar var. İçeride de dışarıda da Alevi toplum içerisinde de Alevilik dertleri yok. Bunlar, Alevilerin üzerinden siyaset yapıp yabancı devletlerle gizli görüşmeler yapıp para yardımı da alan kişiler.

‘VERGİLERİMİZİN KARŞILIĞI’

“Yüz yıldır Diyanet’e verdiğimiz vergilerin karşılığını almak için Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı ilk adımdır. Anamızın ak sütü gibi helalimizdir. Bunların verdiği ve vereceği hizmetlerden yararlanmak ve karşılıklı iyi niyet ile eksiklerimizi birbirimize yapıcı eleştirilerle düzelttirmek için yol alacağımıza eminim.

Aleviler büyüyor. Altından zeminin kaydığını görenler şu an bize de saldırıyor. Devlete zaten hep saldırıyorlardı. Bu zamana kadar sokaklarda devlete hakaret etmekten başka bir iş yapmadılar. Meydanı bunlara bırakmak arkadaşlarımızın eksiğiydi. Biz bu eksiği , bundan sonra ve sahada olarak kapatacağız.