Ülkemiz gün gün ve adım adım 2023 yılı Haziran’ın da gerçekleşecek C.başkanlığı ile milletvekilliği genel seçimlerine gidiyor. Şunun şurasında ülkenin bir anlamda kaderini ve geleceğini belirleyecek seçimlere yedi  ay kaldı ve hala ortada ‘Cumhur İttifakı’nın C.başkanı adayı Erdoğan’ın  netleşmiş adaylığı dışında bir aday yok.!

Vatandaş, karmaşık işi sevmez!

Sandık günü karşısına aday olarak çıkartılmış  kişiyi  bilmek ve her yönüyle tanımak ister ki bu isteği doğaldır ve aynı zamanda hakkıdır da. O nedenle  ‘Millet İttifakı’ paydaşlarının,’  Bu iş bitti. Erdoğan gidici. Biz iktidara geliyoruz’ siyasal söyleminin seçmen nezdinde hiçbir karşılığı bulunmuyor. Ülke yönetimi ve C. başkanlığı ‘sahipsiz çanta’ değil ki, alıp, gideceksiniz.

‘Cumhur İttifakı’ paydaşları ve C.başkanı adayı Erdoğan, ’Türkiye Yüzyılı’ olarak  vizyon projesini  ,ayrıntısıyla ortaya koydu. Kamuoyunda üzerinde konuşulup, tartışılıp, değerlendiriliyor.  ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyon projesine karşı muhalefetin  ‘güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüş’ dışında ortaya koyabildiği   hemen hiçbir şey yok.!

Oysa ki, seçmen aptal değil.!

C.başkanlığı seçimleri de sadece ‘Erdoğan gitsin’ içi boş söylemiyle kazanılacak bir seçim değil. Uluslararası  açıdan  ‘gelişmişinden, gelişmekte olana ve az gelişmiş ülkelere kadar yaşanan sorunlar ve sıkıntılar  ortada. Sınırlarımızın ötesinde komşularımızın hali belli. Tüm ülkeler ve insanlık küresel ısınma ve iklim değişikliğinin neden olduğu başta kuraklık ve kıtlık, gıda krizi  yanı sıra   enerji krizinin neden olduğu sorunlarla boğuşuyor. ABD ve AB ülkeleri yanı sıra tüm ülkeler pandemi ve kapanmalar sonrası yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında  bir çıkış yolu arayarak, ekonomik ve toplumsal   rahatlamanın peşinde.

Vatandaş ve seçmen günümüz de haberleşme ve iletişim olanaklarının gelişmesi nedeniyle  hangi ülkede ne yaşanıyor ise öğrenebilme ve kendi ülkesiyle kıyaslama olanağına sahip. O nedenle, ülkemizde yaşanan yüksek enflasyon ve artan hayat pahalılığı, yaşanan geçim sıkıntısının sadece bize has bir sorun olmadığını, iktidar partisi yada C.başkanı Erdoğan ile ilişkilendirilemeyeceğini görüyor, biliyor. Muhalefet partilerinin de ekonomik-politikada  hamaset ve kara propaganda dışında  çözüm üretememesi iktidar karşısında güçsüzlüğünü pekiştiriyor.

Ki, ülkemizin ve toplumun en büyük ve en acil çözüm bekleyen sorunlarının başında güvenlik ve huzurun korunması yanında  başta ABD olmak üzere Batı’ya  karşı bağımsızlık ve egemenliğinin korunması, etrafındaki kuşatman yarılması, terör belasından kurtulması yani beka sorunu geliyor. Görünün o ki, 2023 yılı Haziran’ın da gerçekleşecek C.başkanlığı ile genel seçimlerin temel argümanının başında  yine  ülkenin ve milletin beka sorunu gelecek ve görünen yine o ki, muhalefetin ise böylesi bir derdi ve davası, ne yazık ki, bulunmuyor.