Arıcan: 'Çök-kapan-tutun'.!
Haber
13 Kasım 2022 - Pazar 15:39 Bu haber 1487 kez okundu
 
Arıcan: 'Çök-kapan-tutun'.!
Gazeteci-Yazar Engin Arıcan Türkiye ve KKTC'de gerçekleştirilen 'çök-kapan-tutun' tatbikatını değerlendirdi.
Manşet Haberi
Arıcan: 'Çök-kapan-tutun'.!

Türkiye geneli ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC), 12 Kasım 1999 Düzce Depremi'nin yıl dönümü dolayısıyla saat 18.57'de "çök kapan tutun" tatbikatı başarıyla gerçekleştirildi.

Önemli mi, evet, önemli.

Başta deprem olmak üzere doğal afet vakaları  Türk insanı için bir sürpriz değil. Anadolu coğrafyasının büyük bir kısmı 1. derecede deprem kuşağı içerisinde ve bugüne kadar yaşanan şiddetli depremler sonucu  maddi kaybı bir yana binlerce, on binlerce yurttaşımızı kadını erkeği,çoluğu çocuğu ile ya enkaz altında yitirdik  ya da  yaralanmalarına tanık olduk,yaşadık.

Cumhuriyet tarihi boyunca doğal afetlere karşı hem devlet hem de toplum olarak hazırlıksızdık. Deprem riskine karşı plansaz ve çarpık yapılaşma ve kentleşmenin farklı sorun ve sıkıntılarını hala yaşıyoruz.  Deprem riskine karşı  dayanıksız ve güven vermeyen yapılar yanı sıra   devlet ve millet olarak hazırlıksızlığımız,eğitimsizliğimiz,yersizliğimiz millet olarak hep belimizi büktü.Yurttaşlarımızı,ailelelerimizi en yakınlarımızı ve sevdiklerimizi yitirdik. Felakete dönüşün yıkıcı depremler sonrası millet olarak hep çaresizliğimizi yaşamak zorunda kaldık.Çaresizliğimizden kurtulmak adına ülkenin vilayetlerinden ilçelerine arama-kurtarma ekiplerini gönüllülük temelinde kurmaya,eğitmeye,olanaklarını zenginleştirmeye çalıştık.

Evet,ilk kez devlet ve iktidar tüm ülkeyi ve KKTC’yi de içine alan geniş kapsamlı ‘çök- kapan-tutun’ tatbikatını gerçekleştirerek, olası bir deprem anında birey ve toplum olarak ne yapmamız ve nasıl davranmamız konusunda ilgili resmi ve gönüllü kuruluşlarla koordinasyon ve işbirliği içerisinde bir tatbikat gerçekleştirdi. Çünkü,biliyoruz ki, deprem ve olası afetlerde  doğal bir afetin ölümcül sonuçlara yol açmasının temel nedeninin insanların  ‘panik’ ,telaş’ ve çaresizlik  içerisinde  kaçışmaları olduğunu biliyoruz. Gerçekleştirilen deprem tatbikatları ile  7’den 70’e insanlarımız  olası bir deprem anında ne yapmaları,nasıl davranmaları ve kendilerini nasıl korumaları gerektiğini öğreniyor.

 

Sadece vatandaşlar mı öğreniyor? Hayır.!  Tüm devlet erkanı,ilgili Bakanlıklar ve kamu kuruluşları, vali ve kaymakamlıklar,yerel  yönetimler ve yöneticiler her doğal afetti tanık olduğumuz ‘devlet nerede?’ sorusunu boşa çıkartmak amacıyla olası bir afette ne yapmaları gerektiğini,koordinasyon içerisinde çalışmanın önemini yurttaşlarıyla hep birlikte deneyimleyip,öğreniyor.

 

Evet, bu kapsamda ve nitelikte ,ne yazık ki, ilk kez.!

 

AFAD’ın kurulmuş olması,gönüllü arama-kurtarma dernekleri,kentsel dönüşüm da 3 milyonun üzerinde yapının  elden geçirilerek,depreme dayanıklı binaların yapılması ya da  binaların sağlamlaştırılması, TOKİ eliyle  yapılan-yapılacak yüz binlerce yapı,toplanma merkezlerinin elden geçirilmesi gibi onlarca planlı ve programlı çalışmanın devlet ve iktidar eliyle çok yönlü sürdürülüyor olması üclke ve toplum açısından kuşkusuz umut verici ama ne yazık ki yeterli değil.Daha kapsamlı ve çok yönlü,ciddiyetle çalışılması gerektiği bilinen bir gerçek.Bir  yerden başlanması gerekiyordu ve başlandı.

 

Jeoloji mühendisi rahmetli Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara’nın vurguladığı ve hep dikkat çektiği gibi, insanları deprem değil,depreme dayanıksız,plahsız binalar öldürüyor.

Kaynak: Editör:
Etiketler: Arıcan:, 'Çök-kapan-tutun'.!,
Yorumlar
Haber Yazılımı