İstanbul’da  Beyoğlu İstiklal caddesindeki bombalı saldırı 84 milyon yurttaşımızın ciğerlerini yaktı. İkisi çocuk 6 yurttaşımız yaşamını yitirerken,81 yurtaşımız yaralandı. Bombalı saldırıyı PKK/YPG gerçekleştirdi demek mümkün ama yaşadığımız gerçeği izah edebilmek, anlaşılabil kılmak için bu yeterli değil.

Çünkü, bu saldırı ABD’nin ‘kara gücüm’ diyerek sahiplendiği, yedirip, içirip, beslediği, yüzlerce tır silahla ve mühimmatla donattığı, eğitip-yönlendirip, üzerimize saldırttığı, başta ABD/CIA ile Batılı ülke yönetimleri ve istihbarat örgütlerinin tepe tepe kullandığı taşeron ve lejyon terör örgütlenmesi. Yaklaşık 50 yıllık kanlı bir maziye sahip örgüt, bugüne kadar 35 binin üzerinde asker, polis, korucu yanında çoluk-çocuk, kadın erkek yurttaşımızı katletti. Varlığı, faaliyetleri ve saldırılarının ekonomik maliyetinin yaklaşık 500 milyar doların üzerinde  olduğu  biliniyor.

Taşeron PKK/YPG terör örgütünü, siyasi uzantılarını  biliyor ve tanıyoruz. Bugün konumuz, A Milli Futbol Takımımızın, hazırlık maçında İskoçya'ya ile Diyarbakır’da oynadığı karşılaşma. Ülkemizde  bölücü terör örgütüne karşı  salt devlet ve iktidarların güvenlikçi bir anlayışla ve operasyonlarla mücadele vermesi hep tartışma konusu oldu ve verilen mücadelenin ekonomik, sosyal, kültürel, psikolojik  boyutları ile yürütülmesinin önemine de  hep dikkat çekildi.

Devletin ve iktidarın terörle mücadelede konsept değiştirmesi ve  terörle mücadelenin sınır ötesine taşınması ve ülke içerisinde de çok yönlü başarılı tedbirler ve operasyonlarla terör örgütlerinin beli  büyük ölçüde kırıldı. Örgüt içi çözülme ve çöküş hızlandı. Yıllardır Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgeleri ile özellikle   Diyarbakır yanı sıra belli yerleşim yerleri  üzerinden yürütülen algı operasyonları ve kurgular çökerken, bölgede sağlanan güvenlik ve huzur ortamı ile  yıllardır özlediğimiz bambaşka bir tablo ile yüz yüze geldik.

A Millilerimizin İskoçya ile Diyarbakır’da hazırlık maçı  öncesinden başlayarak  devlet ve iktidar eliyle yürütülmüş hazırlıklar, kentin ve insanlarının  maç için kente gelmiş İskoçyalılar ile sporseverleri sahiplenmesi, otellerde yaşanan doluluk, esnafının, insanının  memnuniyeti ile tribünlerin bayrağımızın rengine bürünmesi, sergilenen heyecan ve coşku adeta düşman çatlattı.Adeta, Küresel Efendileri ile terör örgütünün İstiklal saldırısı, can kayıplarımızın acısı ve kederi  gölgede kaldı.

Türkiye, bölgesel  ve küresel düzeyde gelişkin, güçlü ve muktedir bir ülkedir. Türkiye, yaralarını sarmayı bilecek moral gücüne ve motivasyona, insan gücüne sahip olmanın bilinci ve iradeye, inanç ve kararlılığına sahip bir olmanın hazzını,anlamını ve önemini Diyarbakır ile bir kez daha yaşadı.