18 Şubat Cuma günü, Bandırma’da ‘Millet İttifakı’nın ilk bileşenleri olan ana muhalefet partisi CHP, İyi Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti İlçe Başkanları Grand Asya Otel’de saat 14.30’da ortak bir basın toplantısı düzenleyerek,  hem kamu yatırımları ve hizmetleri noktasında iktidar partisi AK Parti’ye hem de Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz ile yönetimine seslendi. Toplantıya Belediye Başkanı Av.Tolga Tosun yanı sıra parti ilçe yöneticileri ve belediye meclis üyeleri ile partililer de katıldı.

Ortak toplantının üç önemli yanı ve yönü vardı.

Tarih tekerrür mü ediyor?

1.si Türkiye, parlamenter sistemi kaldırıp başkanlık sistemini benimseyerek partili cumhurbaşkanına yürütme yetkisi verilmesi konusunda 16 Nisan 2017’de yapılan Anayasa değişikliğini içeren referanduma ‘hayır’ diyen CHP-İP- Saadet- Demokrat parti referandumdan ‘evet’ sonucunun çıkması sonrası ana muhalefet partisi CHP’nin öncülüğünde oluşturulan ‘Millet İttifakı, ‘ halk oylamasında ‘hayır’ oyu kullanmış olan partilerce 20 Şubat 2018 tarihinde dört parti tarafından kuruluyordu.  bileşkesiydi.

Ve ‘Millet İttifakı’ paydaşları ilk siyasi sınavlarını, seçmen nezdinde sandıkta 24 Haziran 2018’de verdi. ‘Cumhur İttifakı’nın C.başkanı adayı Erdoğan, ilk turda oyların salt çoğunluğunu alarak kazandı. Genel seçimlerde de AK Parti oyların 42,6’sini alarak,290 milletvekilliği; MHP, oyların 11.1’ ini alarak 49 milletvekilliği kazanarak, AK Parti, tek başına iktidar oldu.

2019 yılı Mart yerel seçimlerin de ‘Cumhur İttifakı’ adına Ak Parti oyların 44.33’ünü alarak,15 büyükşehir,24 il,535 ilçe belediye başkanlığını kazanırken; MHP, oyların 7.31’ini alarak 1 büyükşehir,19 il,145 ilçe belediyesini kazandı. ’Millet İttifakı’ adına CHP, oyların  30,12’sini alarak,11 büyükşehir,10 il,191 ilçe belediyesini kazanırken; İyi Parti, oyların 7,45’ini alarak,19 ilçe belediyesi; Saadet 9 ilçe belediyesi; DP iki ilçe belediyesi kazandı. ‘Cumhur İttifakı’ paydaşları İstanbul ve Ankara gibi mega kentlerin yönetimini kaybetmiş olmasına karşın AK Parti-MHP-BBP toplam oyların 51, 64’ünü aldı.

2023 yılında gerçekleşecek C.Başkanlığı ve milletvekilliği genel seçimleri ile 2024 yılı Mart’ında gerçekleşecek yerel seçimlere ‘Millet İttifakı’  bünyesine CHP- İP- Saadet-DP’nin dışında Gelecek Partisi ile DEVA partisi de katılacak. ’Millet İttifakı’nın oluşumu ve gerçekleşen seçimlerde HDP’nin ‘gizli ortak’ olarak İttifaka verdiği destek, ayrı bir yazı konusu.

Cumhuriyet tarihinde tek partili CHP iktidarı dışında çok partili siyasal yaşama geçişle birlikte 2002 yılından bugüne AK Parti’nin her genel ve yerel seçimde, halk oylamalarında, C.Başkanlığı seçiminde gösterdiği siyasi başarı siyasal yaşamda ana muhalefet partisi CHP’nin ve paydaşı partilerin Erdoğan’ı iktidardan uzaklaştırma ve AK Parti iktidarına son verme noktasında farklı siyasal ve toplumsal stratejiler geliştirmesini kaçınılmaz kıldı.

Adeta tarih tekerrür ediyormuşçasına, 50-60 yılları arasında DP iktidarına karşı sahnelenmiş iktidar mücadelesinin 27 Mayıs darbesiyle sonuçlanması gibi bir süreç son yıllarda yaşanır oldu. Kimse, CHP ve Kılıçdaroğlu ne yapıyor diye sormasın. Kitapları açsın ve DP’yi 27 Mayıs askeri darbesine taşıyan ve bu arada muhalefetin iktidar için geliştirdiği siyasal ittifak arayışlarını defalarca okusun. Bugün, 6 benzemez bir yerde diyerek ‘Millet İttifakı’nı eleştirenler, 1957 genel seçimler öncesinde hangi bir birine benzemezlerle bir araya gelerek, seçimlere hazırlanmış olduğuna bir baksın. O yıllarda muhalefetin ittifak mimarı CHP Genel Başkanı İnönü idi, bugün de Kemal Kılıçdaroğlu’dur ve Kılıçdaroğlu, hemen hiçbir şeyi kafasına göre yapmıyor..!

1957 yılı genel seçimlerine yönelik bu ittifak politikası CHP ve paydaşlarına iktidarı getirmediği gibi DP’nin yara alsa da bu seçimlerden başarıyla çıkması, ’Bunları sandıkta yenmek mümkün değil’ anlayışıyla siyasal ve toplumsal kaosun ve sonucunda da 27 Mayıs askeri darbesinin önü, yolu açıldı. Yassıda yargılamalarıyla, bu ülkenin başbakanı ve iki bakanı idam edildi. cumhurbaşkanı yaş haddinden idamdan kurtuldu. Bu gidiş ve süreç talihsiz sonuçlarıyla hem iktidar hem de muhalefet açısından ciddiyetle sorgulanıp, üzerinde düşünülmek zorunda. Bir anlamda iktidarı ve muhalefetiyle herkes bu konuda dersine iyi çalışmalı.

‘Millet İttifakı’ paydaşlarının beklenti ve talepleri haklı..

2.si,2023 C.Başkanlığı ile genel seçim tarihi yanı sıra 2024 yerel seçimleri yaklaştıkça ‘Cumhur İttifakı’ paydaşları AK Parti-MHP-BBP ve dolayısıyla Başkan Erdoğan iktidarda kalabilmek için ‘Millet İttifakı’ paydaşları CHP-İP-Saadet- DP- Deva-Gelecek partileri de 20 yıldır iktidar partisi ve Erdoğan’ı iktidardan uzaklaştırmak için 2022 yılının ilk gününden başlayarak siyasi ve sosyal çalışmalarını, siyasi rekabeti hızlandırdı.

Bandırma’da da ilk defa, CHP organizasyonu ile İP-Saadet- DP hep birlikte sahne alarak, Başkan Tosun ile birlikte Bandırma’nın sorunlarıyla ilgili ortak basın açıklaması yaptı.

Baştan vurgulayalım: ‘Millet İttifakı’ paydaşları CHP- İP-Saadet ve DP’nin bir araya gerek, kentin sorunlarını ve taleplerini iktidara ve Büyükşehir belediye başkanı Yücel Yılmaz ile yönetimine, iletmiş olmaları demokrasinin gereği ve olumlu bir girişimdir. İttifak’ın 5 madde ile belirlediği ve çözümünü istediği sorunlar, Bandırma’da 7den 70’e tüm toplumun ortak sıkıntısı ve çözümünü sabırla beklediği konulardır.

Ötesi de var…

İktidar ve Büyükşehir,4 siyasi partinin ortak açıklamayla dile getirdiği bu sorun ve taleplere ’burun kıvırmak’ ve anlamsız, kısır siyasi polemiklere girmek yerine, acilen gerekli somut adımları atmalı, gerçekten de “yılan hikayesi” ne dönmüş yatırım ve hizmetleri tamamlamalıdır. CHP’yi ve yerel yönetimi her fırsatta ‘laf ebeliği’ yapmakla, ‘mazeret üretmekle’ eleştirenler, başlamış oldukları ama taşın altında kalmış ellerini bir şekilde taşın altından kurtarıp, hizmet belediyeciliği yapmalı, başladıkları kamu yatırımlarını da sonuçlandırmalıdır.

Belediye Başkanları siyasi parti başkanları değildir

3.sü, toplantıya katılan Bandırma Belediye Başkanı Av. Tolga Tosun’un yaptığı konuşmanın tümü irdelenip, değerlendirildiğinde özellikle bir parti başkanı edasıyla  aşka yani gaz’a  gelmeyerek, eleştiri ve beklentilerini, taleplerini karşısındaki muhataplarını kırıp incitmekten şiddetle kaçınarak  ve sürekli karşılıklı saygıyı gözeterek, diyalog kapısını açık bırakmaya çalıştığı görülür. Tabiri caiz ise, siyasette üst perdeden konuşmak, siyasi restleşmeler ve suçlamalar içerisine girmenin yerel yöneticiler ve yönetimler açısından anlam ve mantığı yoktur. Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz  ile Başkan Tosun’un her ikisinin de aralarındaki ilişkiyi ve diyaloğu belirleyen, besleyen ortak yönlerinin başında da bu gelmekte. Çünkü, bir siyasi partinin başkanının özellikle  iktidara karşı muhalefet olarak, sırtında yumurta küfesi bulunmuyor. Aynı şey, ister iktidar isterse muhalefet partisinden seçilmiş olsun, Belediye başkanları ve yönetimleri için söz konusu değil. Bu durum, zaman zaman en başta belediye başkanının seçilmiş olduğu siyasi partinin yönetim veya parti üyeleri tarafından bile unutulan bir olay. Unutmayınız ki, belediye başkanlığı görevine seçmenin oylarıyla seçilmiş başkanın ilk işi, seçimlerde  partisine oy versin ya da vermesin tüm seçmenlerle helalleşmek ve kucaklaşarak, ’ben bundan böyle her yurttaşımın başkanıyım. Artık 5 yıl benim partim yok’ diyerek yakasındaki parti rozetini çıkartmasıdır.

Esen kalın..