RESMEN tam açılma moduna geçince, salgın geçti gitti sandık.

O sebeple çok rahatız hepimiz.

İki yılın yasak ve kısıtlamalarından kaynaklanan travmaları çabuk atlattık.

Sokakta çok rahatız.. Tanıdıklara rastlayınca sarılıp öpüşüyoruz.

Maske hayatımızdan çıktı. Mesafeleri kaldırdık.

Ellerimizde yaralar çıkıyordu sabunlayıp temizlemekten. Fazla temizlik de iyi bir şey değil neticede!

Şimdi hijyeni mijyeni unuttuk.

Lokantada, kafede, mağazada, düğünde, dernekte, her yerde birbirimize sürtünüyoruz; hiç rahatsız değiliz.

Sahilde, dip dibe serilip uzanıyoruz güneşe karşı.

Yiyip içtiklerimize dikkat etmiyoruz.

Kaldırım kafelerinde nefesimiz başkasının nefesine değiyor neredeyse.

İş yerlerindeki tedbirler kalktı. Hem özel sektör, hem kamuda herkes ipe un serdi.

Tam açılmadan bu yana unuttuk adeta Covid-19 pandemisini. Hiç yaşamamış gibiyiz!

***

OYSA hastalık geçmedi. Vakalar azalınca “bitiyor” zannettik.

Ölümler tek sayılara kadar düşünce, “tamam” dedik, virüs artık bu evreni terk ediyor!

Öyle olmadı maalesef.

Ama Sağlık Bakanı Fahrettin Koca artık ekranlarda yok.

Haftalık mutat açıklamalarını yapmıyor.

Vatandaşları uyarmıyor.

Bu işin yeniden ciddileştiği haber verilse.. Vakaların ve ölümlerin arttığı, yoğun bakımların Covid-19 teşhisi konmuş hastalarla dolduğu, dördüncü beşinci aşısını yaptıranların bile hastalığı ağır geçirdiği falan açıklansa..

Vatandaş da ona göre daha tedbirli davransa.

Olmaz!

Bu işin önü ardı ekonomi.

Zaten ekonomik krizle boğuşuyor ülke.. Üstüne bir de “başa dönüyoruz, yeniden kısıtlamalara başlıyoruz” kararı alırsan bittiğimizin resmidir.

Hem turizm sezonundayız. Sektör para kazanmalı; önemli bir ekonomik girdi sonuçta.

Ekonomi, toplum sağlığının önüne geçiyor bu durumda.

Hükümet, daha doğrusu tüm yetkileri kendinde toplayan Cumhurbaşkanı, ekonomik vaziyete rağmen “yeniden kısıtlama dönemine giriyoruz” şeklinde bir karar vermez, veremez.

***

HEM iki yıllık pandemi yıkımının ardından henüz toparlanamayan esnafı da hesaba katmak lazım.

Tüccarı, üreticiyi, sanayiciyi hepsini düşünmek lazım.

O yüzden ‘yokmuş gibi’ davranıyor yönetenler.

Ama tablo vahim.

11 – 17 Temmuz haftasında 226 bin 532 kişinin testi pozitif çıkmış. Bir haftada 96 vatandaş hayatını kaybetmiş.  Bir önceki hafta 117 bin 95 vaka tespit edilmiş.

Yani, bir haftada vaka sayısı ikiye katlanmış. 27 Haziran – 3 Temmuz haftasında 25 kişi hayatını kaybetmiş Covid-19’dan.

Bu da, hastalığın artık öldürmediği algısına son veriyor. Sonuçta bir önceki hafta 25 kişi, bir sonrakinde 96 kişi hayatını kaybetmiş.

***

BALIKESİR, en az iki doz aşılamada yüzde 85’lere ulaşmış durumda. Ama il genelinde durum vahim.

Her yerden ‘testi pozitif çıktı’ haberleri geliyor.

Haritaya bakınca, pek çok yer kıpkırmızı.

Hastanelere başvuranların sayısında önemli bir artış var.

En çok da tatil yörelerinden geliyor Covid haberleri. İl dışından tatil gelenlerin yoğunlaştığı sahil yörelerinde vaka sayılarında büyük artış olduğu söyleniyor.

O halde tedbiri elden bırakmayacağız.

Yolda yürürken, yanınızdakinin nefesinden bile kapabileceğiniz bir virüs bu.

Maskeyi hayatımızdan çıkardık; ne ki kalabalık ve kapalı ortamlara girerken bari takalım.

Aşılarınızı yaptırın.

Mesafenizi korumaya çalışın.

Gerekmedikçe kalabalık ortamlara girmeyin.

Ekonominin salgının önüne geçtiği bu ortamda, kendi kendinizi korumak zorundasınız artık.