-Sn.Başkan, mecliste bir tablo yaşandı, meclis üyeliklerinin düşürülmesi ile ilgili devamsızlıkları gerekçe gösterilerek önce Susurluk, arkasından Bandırma, sonra da Manyas’ta AK Partili meclis üyelerinin meclis üyelikleri düşürüldü.. Sonrasında hepsi yargı kararıyla meclise geri döndü. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

‘BEN HUKUKUN GEREĞİNİ YAPTIM’

-Burada şöyle bir durum var; Ya düşüreceksin ya da birileri sana dava açacak seni düşürecek. Madalyonun bir de bu tarafı var. Sayıştay kararından değil, mahkeme kararından, Danıştay kararından bahsediyorum. Susurluk’ta İyi Partili bir meclis üyesi, bir belediye meclis üyesinin devamsızlığını gerekçe göstererek AKP’li  meclis üyesinin üyeliğinin düşürülmesi ile ilgili önerge verdi ve meclis üyeliğinden arkadaşı  düşürdüler. Konuyu da takip ediyorum ben, kanunu okumayı da biliyorum az çok. Okuduğun zaman da normal şartlarda, düşmesi gerekiyor ve geri gelmemesi gerekiyor. Sonuçta  arkadaşın meclis üyeliğini  düşürdüler, yürütmenin durdurulması ile ilgili dava açıldı. Ben bunu bizim il başkanına da söyledim, Yücel Yılmaz’a da söyledim. Kapalı kapılar ardında söylemedim, gayet rahat söyledim. Eğer, Yargı  yayınlanmış genelgeye dayanarak, veyahut da pandemi sebeplerine dayanarak yürütmeyi durdurma kararı verirse ‘ben düşürme kararı almam’ dedim. ‘Ben meclis üyeliklerini düşürmem’ dedim. Çünkü, o yürütmeyi durdurma kararı beni de bağlar. Susurluk’a yürütmeyi durdurma kararı aldılar ama nasıl aldılar; Meclis üyesinin hesaplamasını yanlış yapmışlar. Meclis üyesinin katıldığı oturum sayısını yanlış hesaplamışlar. Hesap hatasından dolayı yürütmenin durdurulması kararı aldılar. Ben bunları düşüreceğim meclis üyelerine de anlattım. Yücel Yılmaz’a da anlattım. Yanlış hesap yapıyorsunuz, dedim. Eğer, gelmiş olsaydı o şekilde zaten gündeme almazdım. Eğer, biz meclis üyeliklerini düşürme kararı almasaydık, birileri belediyenin meclis üyeleri ile ilgili dava açarsa meclisi düşürüyor. Adana’da var örneği. Var mı garantisi. Bu iş vicdanlık bir şey değil. Olay başka bir boyuta gidiyor. Yarın öbür gün bize dava açsalar, hep beraber giderdik. Yücel başkana da aynı şekilde kaç sefer söyledim. Birol Şahin de bizi tasdikledi. Danıştay kararı var, dedi. Bu işin siyasi boyutu, büyükşehirin dengeleri değişiyor ama aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık, hepsi arkadaşımız, eşimiz dostumuz, sonuçta herkes yüz yüze bakıyor ama Bandırma tarihinde ilk defa olan bir olay yaşanıyor. Düşürsen bir türlü, düşürmesen bir türlü. Sana dava açsalar o meclis düştüğünde de tarihe geçersin. En güzeli, gidin davanızı açın, bağımsız yargı, hukukçularınız var çok iyi, yürütmeyi durdurma karanını  alın, geri gelin. Ben hukukun gereğini yaptım.

-Yücel Yılmaz’la çok güzel seviyeli bir ilişkiniz vardı. Meclis üyeliklerinin düşürülmesi ile ilgili  Yücel Yılmaz’ın şahsınıza yönelik  açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

‘Büyükşehir Bandırma’ya ne yapmış, buyursun göstersin.!’

-Seçim sathı mahalline giriyoruz. Üç senedir buradayız. Şurayı yaptık desinler. Gidin köylere muhtarlarla konuşun,  vatandaşla konuşun,  8 senedir Büyükşehirle yönetiliyor Bandırma, “şunu yaptık” var mı? Arıtma mı var?. Arıtmanın organizasyonu Halil Ünlü’den geliyor. O senin projen değil, o Bandırma’nın projesi. Halil Ünlü’den gelen, Cemal Öztaylan’la devam eden, Sedat Pekel’le devam eden, Dursun Mirza’yla devam eden, bizim dönemimize gelen 20 senelik organizasyon. Soruyorum; şu yolu, şu caddeyi, su sokağı, şunu yaptık,  var mı?

Bandırma Belediyesi, Tolga Tosun olarak, Bandırma’lıların gerçekten geçmişe bakarak büyükşehire ait parmak ısırabilecekleri, gerçekten güzel işler oluyor diyebilecekleri projeksiyon ne? Neleri beklemeli Bandırma’lılar?

Bandırma’lı bir kere şunu bekleyecek; Büyükşehir yapar ya da yapmaz, ben komple meydan düzenlemesi yapacağım. Sevgi yolu, Saatçiler caddesi, Meydan, komple düzenleme yapacağım. Farkı da anlar insanlar. Malta Deresini bitireceğiz. Yurdumuzu yapacağız. Kapalı Pazar yerlerimizi bitireceğiz önümüzdeki süreçte. Cin Çukuru inşallah hayata geçireceğim. En azından organizasyonunu, lansmanını, temel atmalarını yapacağım. Bandırma’nın girişini ana arterleri yapıyoruz komple Banvit’ten itibaren. İki tane seyir terası yapacağız, bir tane Paşabayır’a, bir tane Levent’e. Onların hepsi bu dönem olacak.

‘Ben tarım arazisi satmadım.!’

-Sn.Başkan ,yerel yönetim olarak kırsala yönelik de başarılı örnek çakışmalarınız oldu.Bu çalışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Buradaki temel mesaj şu;  Bizim oradaki yaptığımız, 600 dönüm, 500 dönüm, 300 dönüm arazi. Bunlar büyük araziler baktığınız zaman. Büyükşehir yasasıyla beraber köylünün arazisi bize geçti ya, geçmiş dönemlerde satıldı. Şu ana kadar şuhulu veya imarlı arazi sattım. Tarım arazisi satmadım. En son Ercili  yer talep etti, Ercili’ye imarlı arazi sattık. Etibankla ilgili onlar kamulaştırmak için müracat etti. Meclis kararlarını aldık. İzinlerimizi aldık, protokolümüzü imzaladık ama onlar şu anda üzerlerine düşeni tam olarak yerine getirmiyorlar. Getirmiyorlar derken, İller Bankası’ndan ve Çevre ve Şehircilik bakanlığı’ndan izinlerin alınması gerekiyor. Onlar alacaklar o izinleri. O yüzden şimdilik beklemede.  Biz oraya bel bağlayarak yola çıkmadık. Sonradan şekillenen bir olay; 1000-1200 İstihdam sağlanacak,  300 milyon dolarlık yatırım gelecek, fabrikası, katma değeri, ürünü vs. Türkiye’nin ve Dünyanın sayılı fabrikalarından biri olacak.

Tarımla ilgili, aslında büyükşehir yasasıyla beraber, Edincik’te yerler satıldı, Edincik, hala bize bir çivi çakmadı, diyor. Edincik’ten şimdi bir konak aldık, onu da kamulaştırdık. Restorasyon çalışmalarını yapıp Edincik’e güzel bir tane yer kazandıracağız. Edincik’in girişini komple yapıyorum, kapalı Pazar yerini yapacağız. Nohut, Kurufasulye, bakliyatları köylü üretiyor, biz paketlemesini yapıyoruz, ihtiyaç sahiplerine dağıtıyoruz. Un, aynı şekilde bir un fabrikasına yaptırdım, paketlemesini bir paketleme firmasına yaptırıyoruz. İhtiyaç sahiplerine dağıtıyoruz.

-Tarım projesinin desteklenmesi anlamında, Bandırma’da bir tanzim satış yeri düşünmüyor musunuz?

‘Yıllık 72 bin lt.süt dağıtıyoruz.!’

-Onu yapabilmeniz için, tanzim satış noktası yapabilmeniz için piyasadan da ürün toplayıp satın almanız da gerekir. Olayı daha profesyonel bir hale getirmeniz gerekir. Olmaz diye bir şey yok.İlerde düşünülebilir.

Süt dağıtımı devam ediyor. Vatandaş çok memnun. Özellikle artan süt fiyatlarıyla çoğu vatandaş çocuğuna süt almakta zorlanırken, biz ücretsiz süt dağıtımını adreslerine kadar gerçekleştiriyoruz. Yıllık 72 bin litre süt dağıtıyoruz.”