Başkanların söz düellosunun yankıları sürüyor
Haber
21 Temmuz 2022 - Perşembe 03:01 Bu haber 3607 kez okundu
 
Başkanların söz düellosunun yankıları sürüyor
Bilindiği gibi Büyükşehir Belediyesi Meclis oturumları canlı olarak videodan da yayınlanıyor. Askeri Çamlık alanı ile ilgili Büyükşehir Meclisi’nde yaşanan konuşmalar bölüm bölüm sosyal medya ve kimi haber sitelerinde de yayınlandı. SonKurşun gazetesi olarak yapılan konuşmaların tamamına yakınını ‘YORUMSUZ’ okurlarımızın ve kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.
Bölge Haberi
Başkanların söz düellosunun yankıları sürüyor

Bandırma Ayyıldız Mahallesi’nde  Askeri Çamlık olarak bilinen  eski Ordunat’a   ait 203 dönümlük alanda yapılması planlanan meydan ve yaşam alanı projesiyle ilgili plan değişikliği talebinin görüşüldüğü  Büyükşehir Meclisi’nde Büyükşehir  Belediye Başkanı Yücel Yılmaz ile Bandırma  Belediye Başkanı Av.Tolga Tosun arasında yaşanan karşılıklı polemik, karşılıklı sert sözler, itham ve iddialar  hem Balıkesir hem de Bandırma’da  siyasi kamuoyunu hareketlendirdi.

 

Başkan Av.Tosun.:Talebinizi geri çekin.! Oturup, ortak akılla çözüm bulalım.!

 

Büyükşehir Belediyesi’nin Askeri Çamlık olarak bilinen 203 dönümlük alanda yapmayı planladığı meydan ve yaşam alanı projesiyle ilgili plan değişikliği talebi ile ilgili ilk  sözü Bandırma Belediye Başkanı Av. Tolga Tosun aldı ve şunları söyledi:

 

“Bandırma için çok önemli bir konu. Uzun zamandır gündemde. Aslında 1990 yılına kadar burası, Askeriye’nin kendi mülkiyetinde olan bir alan. 1990 yılından sonra Askeriye buradan ayrılıyor.  Askeriye’nin uzun yıllar orada kalmasından kaynaklı 13 tane de eski Askeriye’nin tarihi tescilli yapısı var. Tabi bundan ziyade orayı beraber de gezdik birkaç sefer, kendinin doğal bir ağaç yapısı da var. Bandırma’nın dikey yapılaşmadan kaynaklı olarak insanların bol bol nefes alabilecekleri mesire alanlarına ihtiyacını karşılayacak bir bölge.  2015 yılında buranın Toki’ye devri ve daha sonra 2016’da da rahmetli Edip Uğur döneminde Büyükşehirin satın alması var. O zaman biz de müracat etmiştik Bandırma Belediyesi olarak Toki’den burayı biz de alalım diye. Orayla ilgili projelerimiz vardı. O dönem eski askeri çamlığımız var General Balcı Çamlığı, orayı da istemiştik. Oranın kullanım hakkını bize vermişlerdi fakat bunu vermemişlerdi. Tabi siyaset, iktidar partisi olunca daha farklı ilerliyor. Bunun yanında Büyükşehir Belediyesi o zamanın parasıyla 25 milyon , daha sonra size de aksedilecek şekilde faizi ile beraber tahmin ediyorum o bölgeyi 40 milyon lira gibi rakamlarla  mülkiyetini aldınız.

 

Alanın 50’si bize verilecekti..!

 

Yaklaşık bundan iki sene önce zannediyorum pandemi dönemleri, sizin de olduğunuz, bizim de olduğumuz, Büyükşehir meclis üyelerinin, danışmanların da olduğu bir iftar yemeğinde, işte bizim de Baski alacağımıza karşılık, sizin de oranın mülkiyetinin yarısını vereceğinizin taahhüdü verildi bize. Beraber işbirliği içinde ortak bir şekilde yaparız diye düşündük, tabi aradan zaman geçti, oranın mülkiyet değeri çok arttı belki. Ekonomik koşullardan dolayı paranın değeri artmadı. Gel zaman git zaman bugüne kadar gelindi. Geçen mecliste de önümüze bir planlama çıktı. Tabi siz de Varşova’daydınız, telefonla konuştuk. Şimdi burada bu planlamayı yaparken, Bandırma’nın bir çok argümanı var. Bandırma’nın Belediyesi var, Bandırma’nın Meclisi var, Bandırma’nın komisyonları var, Bandırma’nın çeşitli dinamikleri var, inşaatçılar odası var, mühendisler odası var, mimarlar odası var. Bir çok konuda da kimse ne olduğunu , nasıl olduğunu bilmiyor açıkçası. Siz bu konuyla ilgili, gündemden çektikten sonra ben imar komisyonu arkadaşları topladım, imar komisyonuyla ilgili imar müdürümüz sizin buradaki arkadaşlardan ne yapılacağı ile ilgili bilgileri, belgeleri de istedik. Onlar da bize gönderilmedi. Fakat biz Birol beyin yaptığı açıklamadan resim çekerek , oradan nasıl bir şey yapılabileceğini gördük. Aynı zamanda Mimarlar odası, Mühendisler odası, sizin AK Partili MHP’li komisyon üyesi arkadaşlarımız, bizim kendi komisyon üyesi arkadaşlarımızı konunun nasıl bir şey olduğunu bilmediğinden dolayı, oradaki mevcut anladığımızdan dolayı hiç birimiz bunu kabul etmek gibi bir şeye sahip değiliz.

 

Bandırma’nın nefes almaya ihtiyacı var.!

 

203 dönüm bir alan. Bandırma’nın orada nefes almaya ihtiyacı var. Biraz önce bahsetmiş olduğumuz 100 dönümlük yer de onun altında olan çok kıymetli bir yer. Biz buraları yaptıkça Bandırma nefes alacak. Ben Belediye Başkanı olduğumda Bandırma’da kişi başı düşen 1.80 cm yeşil alan varken, bugün 2.55’e çıkmış durumda ki yapacağımız o büyük projelerle daha da çıkacak. Bandırma bu konuda tek vücut. Siyasi partiler olsun, sivil toplum kuruluşları olsun,hepimiz buradaki alanın topluma kazandırılmasında hemfikiriz. tabi ki buradaki alan topluma kazandırılsın hepimiz ondan yana hemfikiriz, ama burada şehrin dinamiklerinin , şehrin ihtiyaçlarının gözönüne alınması gerekiyor. Orada belli zümrenin, belli kısmın değil, o bölgenin şehre ait olması gerektiği kanaatindeyiz. Bununla ilgili odalar, borsalar, esnaf odaları, siyasi partiler şu anda tek vücutlar ve bununla ilgili isterseniz hepsinden bir deklarasyon şeklinde bir imza da getirilebilir. Çünkü Bandırma’nın bu tarz alanlara ihtiyacı var. Bunun planlaması yapılırken, bu maddenin buradan red edilerek çekilmesini istiyorum. Planlaması yapılırken bunun içine Belediye Meclisinin, imar Komisyonlarının, bu konuda Bandırma’daki Kent Konseyinin, toplumun bütün dinamiklerinin, toplumun bütün kanaat önderlerinin bir araya gelip ortak akılla bir şey yapması gerekiyor. Çünkü burası 203 dönümlük belki yüz yılı aşkın bir süredir Bandırma’nın malı olan bir yer. Mülkiyeti sizde olabilir şu an ama Bandırma’nın malı olan bir yer. Bandırma’nın buraya ihtiyacı var ve bu ihtiyacı karşılayabilmek için hepimizin ortak akılla hareket etmesi gerekiyor. Bunları söylemek istiyorum.

 

Balıkesir’i şiir gibi yönetmek bu mu?

 

Teknik arkadaşlar daha farklı açılardan yorumlayabilirler. Hepimiz masada oturup bunu yapabiliriz. Bandırma’ya yatırımları orada yapacağız derken, bu bölgedeki satışları sahil bandı olsun, orada yapılacaklar olsun, o, bu, olmamalı. Çünki bir de bir yer sattığımız zaman Bandırma’nın çeşitli bölgelerinden Bandırma’nın bütüncüllüğüne harcıyoruz parayı. art niyetle düşünmek istemiyorum, bugün bir aksaklık mı diyeyim, planlamalarla ilgili sahil bandı projesi diyorsunuz, sahil bandı projesi  ile ilgili, genel sekreterim her Çarşamba gelecekti, her ay gelecekti, bir türlü sahil bandıyla ilgili bir araya gelemedik. Bizim imar komisyonumuza üç sefer sahil bandıyla ilgili görüş soruldu. Biz altı boş olduğu için geri gönderdik. Daha sonra bir gün ansızın genel sekreterim aradı, “haftaya Çarşamba’ya yanındayız” dedi. Salı dedik, Çarşamba geldiler, bize bir video izlettirdiler, akşamına da Birol beyin sahil bandıyla ilgili, ordudonat ile ilgili yapacaklarını söyledik. Bugün AK Parti meclis üyeleriyle de MHP meclis üyeleriyle de konuşuyoruz , onların da haberi yok bu yapılan projelerden. Bir aksaklıktır, bir eksikliktir, ben farklı açılardan da değerlendirmek istemiyorum olayı ama, o kentin bir meclisi var, o kentin bir başkanı var, o kentin komisyonları var, bunların gözardı edilmemesi gerekiyor. Çünki siz her söyleminizde “şiir gibi yöneteceğiz” diyorsunuz ama, biz belki ilişkimizde birbirimize uzak mı kaldık, bir araya mı gelemedik, yoksa başkaları bir araya gelmemizi mi engelledi? ona da bir şey diyemiyorum. Bandırma’nın bütün dengeleri şu anda bu konunun ne olacağı ile ilgili beklemede. Tabi ki biz de hukuki olarak da araştırıyoruz, bir 5 binlik var, bir binlik var. Kimine göre mülkiyeti büyükşehirde olduğu zaman yapabilir diyor ama bizim teknik arkadaşlara, hukukçulara göre bir binlikleri de bizim yapmamız gerekiyor. Yani bunun ben, enine boyuna tartışılması geri çekilmesi, gerektiğini, düşünüyorum. Bandırma’da size oy veren bir çok insan var, onlar da bunu bekliyorlar.”

 

SÖZ BANDIRMALILAR DA

 

Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ın, Bandırma Demokrasi Platformu adına Erdal Doğru, Bandırma Kadın Dayanışla Derneği Başkanı’na söz vermesi sonrası  Bandırma Kent Konseyi Başkanı Serdar Polat, Büyükşehir  CHP’yi Meclis üyesi Adil Levent Coşkun ile  Büyükşehir  CHP’li Belediye Meclis üyesi ve kent palancısı-mimar Yalçın Cömert söz aldı.

 

Polat: Sadece bir video gördük.!

 

Bandırma Kent Konseyi Başkanı Serdar Polat, yaptığı konuşmada şöyle dedi:

“Bizim buradaki kafamızdaki soru, doğru dürüst ne yapılacağını bilmememiz. Bu konuda büyükşehir belediyemiz bir çalışma yapmış ve bunu yine videolardan izledik.Ancak Bandırma 200 bin nüfusa yakın bir yer. Bandırma Belediyemiz, sivil toplum kuruluşlarımız, odalarımız, borsamız, ve bu konuda çeşitli kanaat önderlerimiz var. Bu planı biz bir videodan değil, hep birlikte istişare ederek, görüşlerimizi o masada sizlere ileterek, sizin taleplerinizi ve planlarınızı görerek bu sürecin böyle olmasını isterdik. Süreç hakkında bir bilgimiz yok sadece bir video gördük,. Bu noktada Bandırma’daki kamu arazilerinin, Bandırma’daki sizlere ait arazilerin özellikle Bandırma halkımızın ihtiyacı olan ve ağırlık olarak yeşil alan olan bir düzenleme, bir yaşam alanı da olmasını istiyoruz.”

Yücel yılmaz; söylediğinize göre şu anda konuştuğumuz konunun mahiyetini bilmiyorsunuz değil mi?

Serdar Polat, ; plan hakkında sadece Birol Beyin videosunu biliyoruz.

 

Cömert: Bandırma yok sayılıyor.!

 

Kent plancısı ve mimar Yalçın Cömert, yaptığı konuşmada şöyle dedi:

“Bu süreçte meclis üyesi arkadaşlarımla beraber ben de yer almıştım. Burası başkanımızın dediği gibi Askeri bir alandı. Yıllar yılı bu şekilde kaldı. Önce özelleştirme dairesine geçti daha sonra da Toki’den siz satın aldınız. Burasını sizinle yaptığımız görüşmenin başında bir mimar arkadaş geldi, buranın tamamının konut alanı olarak değerlendirilmesini ilişkin bir proje sundu. O zaman dedim ki sizlere, bakın burası Bandırma’ya ait bir yer dedim.  Bandırma’da bir mazisi olan bir yer, üzerinde tescilli yapıları olan, doğal sit, doğal park olan bir yer. Burada bu şekilde bir yapılaşmayı yapmamamız gerekir dedim. Ondan sonra dedik ki, burada bir park yapalım üzerine de bir şeyler koyalım, bunu da beraber yapalım. O konuda bir iki sefer görüştük. Hatta bir eskiz karaladık, bu bir eskizdi. Hedefte buradaki yeşil sahanın düzenlenmesine ne kadar bir finansman gider, biz bunun ne kadarını karşılarız, ne yaparız. Burada yapılması gereken buradaki tescilli yapıların restore edilerek, içlerinde sergi salonları kafeler bu tür şeyler olabileceği, yeraltına katlı otopark olabilir, yerüstüne de hediyelik eşyalar satılan alışveriş yapılan yerler olabilir. Ama biz bunları oturup konuşamadık. Böyle bir imkan yaratılmadı bize. Ondan sonra Birol beyin videosunda Bandırma’yla beraber yapıldı deniyor, Bandırma’yla beraber bir şey yapılmadı. Bandırma’yla beraber yapmak demek, Bandırma bürokratlarına bir resmi yazıyla gitmek  demek, meclise gitmek demektir, komisyonlara gitmek demektir. Biz Bandırma’da böyle yapıyoruz. Bizim Bandırma’da imar komisyonu vardır, imar komisyonunun doğal üyesi mimarlar odasıdır, inşaat mühendisleri odasıdır. Hatta sizin Cumhur İttifakının mensubu MHP üyesi bir meslekdaşımı ben davet ettim. Karşı ittifaktan da olsa bir meslekdaşımla imar komisyonunda çalışmaktan onur duyarım.

“Ama ben şu aşamada Bandırma’nın tamamının yok sayıldığını görüyorum. Biz sizin gerçekten iyiniyetli yaklaşımınıza inandık. Gene onun olmasını istiyoruz. Gelelim sahil bandı projesine;Nisan ayında bize bir yazı geldi. Çok güzel bir tarama yapmışlar, liman taraması. Sahil taslak planına görüş, neyine görüş vereyim ben bunun. Liman dolgu planına benden görüş istediler , dedim ki, burada bizim restaurantlarımız var, sergi salonlarımız var, çocuk bahçelerimiz var, Yaya yollarımız var. Hiçbir proje yok. Bandırma’ya herhalde sizler kayyım atadınız, biz farkında değiliz herhalde orada belediye olduğunun. Orada çamlık projesi yapılacak bunda bizim görüşümüz yok. Sahil bandı yapılacak bunda bizim görüşümüz yok. ‘Biz burayı yapacağız, siz buna evet deyin, sahil bandı yapacağız...’. Böyle bir anlayışın çok yakışmadığını düşünüyorum.”

 

Levent Coşkun: Alanı  Bandırma Belediyesi’ne devredin.!

 

 Büyükşehir Belediyesi CHP’li meclis üyesi  Levent coşkun,monuşmasında şöyle dedi:

“Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük devrimlerini gerçekleştiren Mustafa Kemal Atatürk 8 ekim 1925 günü Bandırma’ya geldiğinde, yanmış yıkılmış şehri göstererek, “Milletimiz çalışkandır, bu fazileti taşıyan Bandırma’lıların şehirlerini imar edeceklerinden, halen barut ve is kokan bu beldeyi mamur hale getireceklerinden asla şüphe etmiyorum” demiştir. Bandırma Güney Marmara’nın incisi, hızla büyüyen bir sanayi, üniversite ve turizm kentidir. Bütün Balıkesir’de toplanan vergi gelirlerinin de yaklaşık 40’ını tek başına Bandırma vermektedir. Ama buna rağmen Büyükşehir ilanından beri, Büyükşehir bütçesinden hakettiği desteği asla alamamıştır. Dönemimizin başlangıcında sayın Büyükşehir Belediye Başkanımızın ortak akılla yönetileceği söylemi maalesef gerçekleşememiş, Bandırma’ya bu dönemde de bir çivi bile çakılmamıştır. Her fırsatta işbirliğinden bahsedenler, ‘ben yaptım oldu, ben yaparım ‘ gibi üstenci bir dil ve yaklaşım içerisinde olmuşlar, ne sahil bandına, ne çocuk sarayı bölgesine, ne de askeri cephane bölgesine, regreasyon alanı olarak, yeşil alan ve spor alanları olarak yatırım yapmamış, yapamamışlardır. Bandırma’ya yapmadıkları veya yapamadıkları hizmetleri de maalesef giderayak Cumhuriyet Halk Partisine atabilmek için video siyasetine sığınmışlardır. Bandırma 24 saat yaşayan, üreten bir şehirdir. Yoğun güç olan bu şehirde bunun çözümü 8 yıldır yapılamayan 1/5 binlik imar planlarının hızla yapılmasıdır. Yeşil alanlarımızı rant alanlarına çevirmeyin. Sahil Bandırma’yı Bandırma halkına devredin. Malta deresini yaptığımız gibi, askeri cephanelik bölgesini de halk alanına, demokrasi parkı olarak kazandırmak için Bandırma Belediyesine devredin.”

 

BAŞKAN YILMAZ: AT BİNENİN KILIÇ KUŞANANIN.!

 

Bandırma Belediye Başkanı Av.Tosun’un konuşması sonrası söz alan Büyükşehir Başkanı Yücel Yılmaz, konuşmasında şöyle  dedi:

 

“Ben, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak 20 ilçe belediye başkanımızla beraber çalışıyorum. Büyükşehir üst kadrosu da 20 ilçeye hizmet vermek için uğraşıyor. Daha önce de söylediğim gibi bizim 1 metrekare kendimize ait bir yer yok. Bandırma da bizim, Edremit de bizim, Erdek de bizim, Bigadiç de bizim, Manyas da bizim. Yani her yere hizmet götürürken ki süreç içerisinde bu bir sıralama öncelik listesine göre yapılıyor. Ama bazı belediye başkanlarımız bizim yapmak istediğimiz projeyi öne aldırmak, işin içine girmek için her zaman bizle beraber bütün daire başkanlarımız da iletişim halinde.

 

Başkan Yılmaz: Bandırma Belediyesi kendisine has..

 

Bandırma Edremit’ten çok farklı. Neden farklı?  Bandırma kendine has belediye olma özelliğini yüz yıldan fazla sürdürüyor. Ve kapatılan belde belediyelerinden kendisine geçen iki tane yer var; Edincik, Aksakal. Yapısı olduğu gibi devam ediyor. Büyükşehire geçişi içersinde çok fazla sıkıntı yaşanmayan, hizmetleri de devam eden bir yer. Edremit’se bambaşka bir yer. Bütün ilçelerin içerisinde imar ve belediyecilik anlamında en çok zorlanılacak yer. Edremit’e geçen 6 belde belediyesi var. Bandırma, bizim çok önemsediğimiz bir yer olduğunu, Erdek’in çok önemsediğimiz bir yer olduğunu, yaptığımız çalışmalar aslında gösteriyor.

 

Çakma çevreci  ve çakma Balıkesir’i sevenlerden değiliz..

 

 Biz çakma çevreci veya çakma Balıkesir’i seven insanlardan değiliz. Konuşmalarımızın hiç birisinde de siyasetle biz gol atalım, şuraya şöyle yapalım, ayrım yapalım, bunun siyasetini yapalım diye şu mecliste hiç konuşma yapmadım.

 

Büyükşehir Arıtma sorununu çözdü.!

 

Bandırma’nın asıl sorunu Marmara Denizi. Marmara Denizi gerçekten müsilajla boğuluyor muydu? Boğuluyordu. Bandırma’nın bunda katkısı var mı? Var.! Niye? Derin deşarj on yıllardır yapıyor. Biz bu sorunu çözdük. Çok önemli bir sorundu bu. Yerin tahsisinden, hibesinin alınmasından ihalesinin yapılmasından, fiziksel olarak artık o işin yapılıyor ve bitiyor olmasını yaptık. Büyük bir sorun m? Sorun.!

 

Büyükşehir vahşi çöp depolamayı çözdü..!

 

Vahşi depolama alanı dediğimiz şey basit geliyor. Ama metan gazıyla çevreyi kirlettiği gibi, aslında en büyük çevrecilerin, Bandırma’lıların orda olması lazım. Ya bunu niye çözmediniz diyeceği iki tane konu; Livatya limanına sadece şehrin sadece parçalanarak kaba atığı denize atılıyor, fotoğrafları var. Levent’in altında çoğunuzun çocukken yüzdüğü yer.

 

Ben de Bandırma’lıyım. Sene 86-87 orada okudum. 2002’de askerliğimi orada yaptım. Ben Bandırma’lı hissediyorum kendimi, Bandırma’yı çok iyi biliyorum.

 

Üniversiteyi, hastaneyi biz getirdik.!

 

 Bandırma’yla ilgili yapılması gereken şeyler belli. Üniversiteyi biz getirdik. Hastaneyi getirdik, yolları yapıyoruz, kiralar fırladı, konut ihtiyacı var. Kiraların azalması için yeni konutların yapılması lazım. Bir şekilde kentsel dönüşümün başlaması lazım. Biz bu yeri alırken ki temel sebep o. Yani Bandırma’nın önünü açmak, Levent mahallesinin şlam arazisini kapatmak, vs. bununla ilgili işler yapıyoruz. At binenin kılıç kuşananın.

 

Bandırma’nın siyasi yönetiminin fikri var ama icraatı yok.!

 

 Bandırma’lılar kusura bakmasın, Bandırma’nın siyasi yönetimi, yapılacak işle ilgili fikirleri var ama yeni bir iş yapmakla ilgili ortaya hiçbir şeyle gelmiyorlar. Burada Burhaniye Belediye Başkanım var, Edremit Belediye Başkanım var, Gömeç Belediye Başkanım var, Erdek Belediye Başkanı var, hepsi bir proje ile geliyor, ve sürekli bize baskı yapıyor, biz bunları nasıl yaparız, parasını nasıl yetiştiririz diyoruz ama Bandırma her bir iş yapmaya geldiğimizde, “ben bir eski CHP’lilere sorayım, ben bir yeni CHP’lilere sorayım, platformumuz var, derneğimiz var... vs..” yani o zaman tartışalım arkadaşlar diyoruz konuyu oraya bırakıyoruz. Biz dönüyoruz Bigadiç’e bir şeyler yapıyoruz. Bandırma’dan hiç ses çıkmıyor.

 

SonKurşun Anıtı’nı da limanı da,otopark da yapalım dedik.!

 

Yahu şu Sonkurşun Anıtını yapalım dedik. Bandırma Limanını yapalım dedik. Otopark yapalım dedik. İmara açalım organize sanayinin arka tarafını, daha doğrusu sanayi bölgesinin oraya sanayi yapalım dedik. Konuları konuşuyoruz. Konuştuğumuz andan itibaren Bandırma’lıları temsil eden siyasetçiler ikinci bir toplantıya, ‘siz böyle yapalım dediniz, biz böyle yapalım’ diye gelmiyor. Biz geleceğiz demişiz, gelmemiş genel sekreter. Balıkesir’in 20 tane ilçesi var. Bir çok sorunu var. Biz temel sorunları beraber tespit ettik. Ettiğimiz sorunlar, otopark, denizin kirlenmesi, vahşi depolama alanları, imarla ilgili tarım görüşlerindeki eksiklikler, bunların tamamlanması. Geri kalanını beraber oturacağız, Sonkurşun Anıtını da , Limanı da beraber yapacağız. Bunları yaparken ki süreç içerisinde, ‘siz buradaki esnafla konuşun, zaman verelim, ona göre yapılanmasını tamamlayalım’ dedik. Ama siyasetin sahibi, Bandırma’daki meclis ve yapı neyle uğraşıyor, AK Partili devam etmeyen meclis üyelerini düşürmekle uğraşıyor. Başka yaptığı bir şey yok. Hiçbir zararı olmayan, muhalefet olarak da her zaman destek olan arkadaşları devamsızlık yapıyorlar diye düşürmeyle uğraşıyor. Amaç ne, biz siyaset yapıyoruz havası var ama, siyaset değil ki o. Büyükşehirde dengeleri değiştirecek meclis üyesi gelmesi hesabı yapılıyor.

 

Büyükşehir Askeri Çamlık’ın 50’sini teklif etmiş..

 

Yani birileri şehre hizmet etmekten vazgeçmiş, tamamen siyaseten birşeyler... Yani ne bekliyorsunuz gerçekten bilmiyorum ama, at binenin, kılıç kuşananın. 2024’e kadar bu meclis var. Biz buradayız. Şimdi gelelim bu bizim TOKİ  arsasının hikayesine. Bu arsa alındığında, bu arsanın alınma sebebi, TOKİ niye alır bir yeri? Toplu Konut yeri olarak alır. TOKİ aldığı zaman hiç kimseye sormaz. Resen gider kendi tapusun vs. verir. Edip Bey orayı, gidip Bandırma’ya şekilsiz birşeyler yapılmasın diye burayı yok zamanında satın alıyor. Çünkü,TOKİ’nin kontrolünden çıksın, biz yerel insanlar olarak burayı kontrol edelim ve inşaatını yapalım diye. O günkü belediye başkanımız bu konuda duyarsız davranıyor. Ve zamanı gelmiyor. Yerin tapusunu almak için parasının ödenmiş olması lazım. Biz geldiğimizde buranın atıla dönüşmesini engellemek için hemen parayı ödedik. Çünkü, TOKİ belirli bir süre geçip bir şey yapmadığınızda geri alabiliyor yeri. Biz buranın parasını ödedik. Hemen Bandırma Belediyesine gittik, “bizim karla, zararla, rantla alakamız yok. İstersen bu arazinin yarısını sen al, ama Bandırma’ya üniversite kuruldu, öğrenciler geliyor, buraya yeni binalar yapılması lazım, rekreasyon alanı lazım, buraya restaurantlar lazım, bu alan çok güzel bir yer, bununla ilgili zaten önceden planlamalar yapılmış, yapalım. Yerel müteahhitleri çağırın, buradaki insanları çağırın” dedik. Bu konuştuğum benim, 2019’un Ağustos’u veya Eylül’ü. Sonra oturduk, konuştuk. Ben kendim gittim Belediyeye. Bir cumartesi günü Belediyede toplandık Pandemide. ‘Bakın arkadaşlar zaman geçiyor, bu işi halledelim ‘dedik. Ama hep karşılaştığımız bir tablo var. Başkanımız kimlerden çekiniyor, ne yapıyor bilmiyorum ama başkan olarak iradesini koyup, “benim bu iş aklıma yattı, ben arkadaşlarımı ikna ederim” demiyor. Diyor ki, “benim bunu bir istişare etmem lazım”.  İstişare bitmiyor. Yani sonuca gidilmiyor. Burası Toki arazisinden Büyükşehire şöyle bir yetkisi var, o yetki de önceden yaşanan tecrübelerden dolayı Büyükşehire verilmiş. Büyükşehir mesela Çankaya’da bir AVM yapacak, bir plaza yapacak, bir belediye binası  yapacak, vs. yapacak. İlçe belediyesi siyaseten bunu yaptırmak istemiyorsa bunun ruhsatını vermiyor. Ruhsat kesmiyor. O nedenden dolayı yasal olarak Büyükşehirin kendine ait bir mülkiyeti varsa 1/1000’liğini de , 1/5000’liğini de, oraya yapılan inşaatın ruhsatını da, orada kiracı olacaklara kullanım ruhsatını da Büyükşehir kendisi verebiliyor. Büyükşehirin önü kesilmesin, süreçler aksın, ikisi de devlete karşı aynı sorumlulukta deyip,  Büyükşehirin kendi yetkisine veriyor.

 

Şimdi bizim burada yaptığımız şey, defalarca geldim dolaştım ben orayı. Şehrin bütünlüğüne baktım. Üniversitenin konumuna baktım. Yapılacak yollara baktım. Yeni imara açılmış ama hala  tarım görünüşlü olarak beklenen yerlere baktık. Herşeye  baktık ve ihtiyaçları tespit ettik. Bandırma için 2024’e kadar yapılması gereken belirli hizmetler var.

 

Biz Sonkurşun Anıtında başkanımla hemfikiriz. Beraber rekreasyon alanı yapalım. Piknik alanı yapalım. İnsanlar buraya gelsin. Çanakkale’ye giden binlerce insan Bandırma’da da bir mücadele verildiğini, Bandırma’nın da çok önemli bir Kurtuluş Savaşı lokasyonu olduğunu, Son kurşunun burada atıldığını, binlerce şehidin orada hastanelerde kan can verdiğini, bütün tedavilerinin burada yapıldığının hikayesinin burada anlatılması lazım.

 

 Bakın Bandırma ranta kurban gidiyor. Neden gidiyor?

 

Yeni binalar yapılamıyor. Yeni binalar yapılamadıkça kiralar artıyor. Kiralar arttıkça insanlar eziliyor. Bizim burada yeni konutlara ihtiyacımız var. Ama lüks, ama orta düzeyde. İnsanların ticaretini geliştirmeye ihtiyacımız var. Bandırma diğer emsali ilçelere baktığımız zaman, az önce konuştuğumuz konu, biz ehliyet ve liyakat sahibi kadrolarla çalışıyoruz. Ben siyasi bir adamım ama Yalçın abi gibi mimar, sosyolog, vs. arkadaşlarla çalışıyoruz.

 

Askeri Çamlık alanında nelerin  yapılması öngörülüyor?

 

Anıtlar kurulunu çağırdık. 13 tane parsel var orada. 13 tane parsel restore edildiğinde herkesin kendi ihtiyacını karşılayacağı et balık restaurantından tutun, çok farklı türkü evlerine kadar güzel yapılabilecek, Bandırma’nın gözbebeği olacak bir yer. Bütün ağaçları  arkadaşlarımız tek tek santim santim çıkardı. Anıtlar Kurulu, “5 binliği yapmanız yeterli değil, binliği de yapın, çekme mesafelerini görelim, zaten yetki sizde, bir plan yapın” dedi.  Planın özeti ; yüz dönümü, sizin gördüğünüz ve dolaştığınız yer zaten tamamen rekreasyon alanı olarak parkın içinde. Yani restaurant şeklinde olacak yerler, ağaçlar vs. hepsi olduğu gibi kalıyor. Sadece denize bakan yerlerde kodu da şişmeyecek şekilde iki, üç ve üç buçuk kat şeklinde, müteahhitin kendi yetkisinde ama yüksekliği sınırlandırılmış, bir 80 dönümlük veya 67 dönümlük  bir alan var. Oraya da bir site şeklinde insanların kalabileceği yer. Yapan yatırımcıya bir otel yeri, ve herkesin yakıt ihtiyacını karşılayacak ticari yer. 

 

Tolga başkana yeri size verelim dedim.!

 

Bandırma Belediye Başkanımıza dedim ki, ‘biz bu ticari yerleri de size verebiliriz’, dedim. Bu iş yapılırken, ben, dışarıdan müteahhit de gelsin demiyorum. Bandırma’nın yerel insanları gelsinler. Biz bu imarı geçirdikten sonra ki, geçti diye de bir şey yok.! Biz burada meclisten geçireceğiz, Anıtlar Kurulu’na vereceğiz, Anıtlar Kurulu bunu onaylarsa, itirazlar da reddedilirse, yürürlüğü girecek. Teknik bir aksaklık, yanlış bir şey yapıldıysa yine dönecek. Ama oturup -durup papağan kuşu gibi, biz 5 yıllığına seçildik, üç buçuk yılı geçti, biz Bandırma’ya gidiyoruz, geliyoruz, kendimiz bir proje hayal ediyoruz, yapalım mı yapmayalım mı?

 

Arıtma bittiğinde, insanlar denize girecek.!

 

Bandırma bu istişarelere kalsa, en son kendim iki üç defa gittim. Arıtmanın yeri de problemli ama başka yer yok. Ama o yaptığımız arıtma, göreceksiniz insanlar Livatya’da denize girecek. ‘Sahili ne yapacaksınız’ diyorsunuz. Ben Alsancak’ı da biliyorum, Kans’ı da biliyorum. Uzay mekiği yapılmıyor ki meydanlarda. Yapılacak şeyler belli. Taşın rengini düzgün seçeceksin. Rüzgar almayan yerlere çocuk parkı yapacaksın, rüzgar olan yerlere farklı rüzgar kesiciler vs. insanların rahat rahat akşam yemeği yedikten sonra ailesiyle hiç rahatsız edilmeden yürüyeceği yer, iyi bir aydınlatma yapacaksın. Altınoluk’ta sahil yapıyoruz , itiraz ediyorlar, en çok itiraz edenler, şimdi gelmiş “ başkanım vizyonunuz çok genişmiş” diyorlar. 365 gün insanlar yürüyor. Ama üç ayın 12 saati denize giriyor. İnsanlar günde 45 dakika yürümesi gerektiğine inanıyor. Bizler belediye başkanları olarak şehirlerde bu imkanları sağlayamazsak eksiklik yapmış oluruz. Bunların hepsinin altyapısını hazırlıyoruz. Sırasıyla gidiyoruz.

 

Ordunat arazisinde 203 dönümün 120 dönümü kesinlikle vatandaşın.!

 

203 dönüm olan yerin 120 dönümlük kısmı kesinlikle vatandaşın. ‘Dokunmayın’ dediğiniz yer orası. Orası kademeli bir şekilde yapılacak. Arkadaşlar planı gösterir. Ama siyaset yapacağım diye... biz unutulup gideceğiz., belki partim aday göstermeyecek, belki başka bir şey olacak, ama bu işleri yapmamız lazım. Zamanı geçiyor. Yapılırken yapılıyor bu işler. Zamanı geldi, olgunlaştı. Sizin adınıza bu işleri konuşan insanlar biziz. Ben herkesle konuştum. Siyasilerin hepsiyle konuştum. Şehirdeki normal vatandaş ‘bizim niye haberimiz yok’ diyebilir. Biz üç senedir zaten bu konuyu konuşuyoruz. Bandırma’ya geliyorum, gidiyorum, Liman, Arıtma, Vahşi depolama alanı, buradaki arazi, Sonkurşun Anıtı, yolların tadilatı, Levent’te imar, şlam yerinin değişmesi, moloz döküm sahasının yerinin tespiti. Moloz döküm sahası belirliyoruz, orası olmaz diyorlar, başka bir yere gidiyoruz. Hep bir işin doğal akışını engelleme süreci var.

 

Çevre ve Şehircilik Bakanı’nı Bandırma ve Erdek’e getireceğiz..

 

Üç buçuk senedir Bandırma Belediyesinden hareket bekliyorum. Herkesin işi oldu. Edremit’in oldu, Burhaniye’nin oldu. Erdek’in oldu. Bigadiç’in oldu. Bir Bandırma’ya bir şey yapamıyoruz. Başkanım sende  dediğin arzu yok. Büyükşehirden hiçbir şey istemiyorsun. Dinçer başkanım hergün geliyor, bütün başkanlarım geliyor. Siz de nasıl bir rahatlık varsa, seçim garanti herhalde orada, hiç belediyeyi düşünme yok. Bayramda telefon üstüne telefon. Biz vermişiz 4 tane ilaçlama aracı, bir tane de yedek var, bakıyorum araçlar, arife günü, bayramın birinci günü, ikinci günü hiç çıkmamış. Herkes izinde. Başkan da izinde. Hiç ilaçlama yapılmıyor. Başkan sahada olmaz mı. şu gravatı biz çıkarmadık bayramda. Hep sahadayız. Temel sıkıntı başkanlık misyonunu oturtturup adam gibi yapmakla alakalı. Biz adam ayırıyoruz diye hiç kimsenin diyeceği bir şey yok. Hangi taleple gelip de geri çeviriyoruz. Kimseyi çevirdiğimiz yok. Lütfen bunu haksızlık olarak, ya da başkan bildiğini okuyor olarak değil, üç senedir bu konu demlendi. Anıtlar kuruluyla görüşüldü, sizin kaygılarınızın hepsini biz kendimiz de yaşayarak düşünerek dedik. Anıttepeyi başkanım 2.5 dedi, biz 3.5’e çıkaracağız orayı. Anıttepeyi yapacağız. Çevre ve Şehircilik Bakanını getirip bütün yatırımı Bandırma özelinde yaptırmayı planlıyorum. Müsaade ederseniz biz bu konuyu onaylayacağız. Zaten diğer mekanizmalar da çalışıyor. Zaman kaybetmeyelim.”

Önerge  oylamaya sunuldu ve oy çokluğuyla kabul edildi.

 

BAŞKAN TOSUN: 2 SENE ÖNCE BASKİ BORCUNA KARŞILIK ARSANIN YARISI BİZE VERİLECEKTİ.!

 

Gündem maddesi  üzerine konuşmaların tamamlanması ,oylanması ve oy çokluğuyla kabul edilmesi üzerine söz alan Bandırma Belediye Başkanı Av. Tolga Tosun, söz alarak, şöyle konuştu:

 

Başkan Tosun: 8 yıldır 1/5000’likler neden yapılmıyor?

 

“Oylama yapıyorsunuz ,Bizim de söyleyecek sözlerimiz var. Ben size şunu söyleyeyim, 8 senedir Bandırma Belediyesi 1/5000’likleri bekliyor. 5 sene Dursun Mirza döneminde, 3 senedir de benim dönemimde neden yapılmıyor? Size soruyorum. Tarım görüşü gelecek, o görüşü gelecek, bu görüşü gelecek. Hep görüş bekliyoruz ondan sonra mal sizin malınız olduğu zaman 1/5000’liklerin planlaması bir dakikada çiziliyor. Bandırma Belediyesinin Edincik yolunda 1/5000’lik arazileri var, belki büyükşehirin de vardır. Dünya kadar yerimiz var 1/5000’likleri 8 senedir bekliyoruz. Bizim 5 binlikler hazırlanmıyor, 203 dönüm sizin kendi araziniz, 203 dönüm Bandırma rekreasyon istiyor, oraya çok güzel bir şekilde şehir kuralım diyorsunuz .. ne kadar güzel. Senin şu bahsettiğin olaylardan bizim haberimiz yok. Şu kadar dönüm şu olacak, bu kadar dönümü bu olacak.. bunlardan bizim haberimiz yok. İmar komisyonunun haberi yok. Kent meclisinin haberi yok.

İki sene önce konuştuk mevzuyu, arsanın yarısını Baski borcuna karşılık bize verecekti. Planlamayı beraber yapacaktık. Ne onu verdin, ne planlamayı beraber yaptık

Yücel yılmaz;  evrak gizleyen kim var bizde? Evrak mı saklıyorsunuz?(Başkan Yücel’in sorusuna ne büyükşehir genel sekreterinden ne de diğer müdürlerden yanıt veren olmadı.)

 

Başkan Tosun: 5 sene önce Sahil Bandını sana vereceğim, dedin  ama vermedin.!

 

Tolga;” Bandırma’ya geldin dedim ki sana, ‘sahil bandını bize ver’ dedim. 5 sene sahil bandı sizdeydi yapmadınız hiçbir şey, ‘sahil bandını bize ver’ dedim. Sen de “tamam sana vereceğim” dedin. Aradan üç sene geçti, sahil bandını vermedin. Şimdi orayı satıp sahil bandını yapmaya çalışıyorsun. Gerek yok. Herkesin içinde söylüyorum, Sahil bandını bize ver .Ben orayı yapacağım. Bandırma’nın sahil bandı niye sende dursun? Sen satacaksın da yapacaksın, ben kendim yapacağım. Sahil bandıyla ilgili imar komisyonuna hiçbir şey gelmiyor, daha sonra sahil bandının bize videosu  geliyor. Şimdi bu nasıl beraber  yönetmek. 600 dönümlük arazi için meclis kararı çıkarttım. Sana gönderdim ne oldu? Hangi aşamada.? Yine tarım görüşü alınıyor, şu alınıyor, bu alınıyor. Ben görevimi yapıyorum, kimse bana görevini yapmıyorsun diyemez. Bandırma Belediyesi güçlü belediye, Bandırma kendi işini kendi halleder. Ver sahil bandını bize, bu sene yapılıyor mu yapılmıyor mu gör. Bir yerleri satıp da değil. Ben sana şöyle bir teklif yapayım ; 200 dönüm arazi vereceğim sana , oraya çizelim imar planlamasını.”

Yücel yılmaz; seni siyaseten ezmek istemiyorum. Konuşacağın konulara hakimiyetin sıfır.

Kaynak: Editör:
Etiketler: Başkanların, söz, düellosunun, yankıları, sürüyor,
Yorumlar
Haber Yazılımı