Sayın İmamoğlu racon mu kesiyorsunuz?
Haber
17 Ağustos 2022 - Çarşamba 15:13 Bu haber 1809 kez okundu
 
Sayın İmamoğlu racon mu kesiyorsunuz?
Veryansın TV'de Nihat Genç yazdı..
Türkiye Haberi
Sayın İmamoğlu racon mu kesiyorsunuz?

Balıklı Rum Hastanesi’nde yangın çıkıyor ve belediye ekipleri anında olay yerinde müdahale ediyor!

Sonra?

Balıklı Rum Hastane Vakıf Başkanı Yuvanidis yandaş medyaya demeç verip iktidara teşekkür ederken itfaiyenin adını anmıyor ve bir de İmamoğlu için ‘gelseydi kovarım’ diyor…

 

Yani, berbat çok haksız ve kabul edilemez bir açıklama!

Bu yüzden İmamoğlu isyanında haklı!

Ancak, İmamoğlu, hiç olmayacak bir şeye kalkışıyor!

Vakıf başkanına haddini bildirme telefonu açıyor ve telefon kaydını da yayınlıyor!

Bir özel görüşmenin kamuoyuna izinsiz yayını suçtur!

Telefonda İmamoğlu, vakıf başkanına, beni kovamazsınız, diyor, itfaiyeye bir teşekkürü çok gördünüz, diyor, benim ekiplerim oradaydı, diyor, ve dört dörtlük ağzının payını veren bir fırça çekiyor!

Ancak kaydı aynen yayınlayarak haklı olduğu dava, tam anlamıyla şekil anlam değiştirip bir aşağılama, tehdit, şantaja dönüşüveriyor!

Bir kamu görevlisi haksızlığa-gadre uğrasa da illegal yöntemlere asla baş vuramaz!

İmamoğlu, vakıf başkanına çektiği fırçayı kamuoyuna yayınlayarak öteden beri bu sütunlardan bangır bangır dile getirdiğimiz nasıl bir karakter-psikoloji taşıdığının sinyallerini veriyor!

Hadi İmamoğlu sinirlerine hakim olamadı, etrafında kendisine sakin ol başkan diyecek kimseyi de bulamadı mı, ya basın?

Cumhuriyet Gazetesi, İmamoğlu’nun fırçasını destekleyerek överek iftihar ederek veriyor!

Bir haksızlık ya da gerilim anında bir başkan kaşına gözüne hukukuna bakmadan mafyavari fetövari illegal kaset yollarına başvuruyorsa, vay halimize!

Anayasal haklar, medeni hukuk, vatandaşlık hakları, özel hukuk, vs. bu zavallı adamın hiç bir şeyden haberi yok! Ama incinmiş-mağdur olduğunu vehmettiği bir anda da bir aciz pısırık nasıl bir canavara dönüşüyor, izliyor görüyoruz işte, tam da AKP’nin 21 yıl öncesinden bugüne dönüşümünün tıpkısı!

Gençliğini binlerce daire sahibi olmakla harcamış bir insan, siyasi ve sosyal haklar ve edep ve erkan konusunda hassasiyet oluşturacak tek bir kitap okumamış mı?

Nasıl bir yaralı ezik güvensiz bir insanmış ki eline bir konuda haklı olduğu kozu geçince en kalleş yöntemlere başvurmaktan hiç çekinmiyor, sizce de kimi benziyor?

Muhalif kardeşler, sayın başkanın sensörleri ve göstergeleri bende her yol her bela var diyen arıza sinyallerini çoktandır veriyor!

Öfkesini dizginleyecek, vakıf başkanına isyanını ‘söylediklerin yalan, yaptıkların doğru değil’ gibi, basın yoluyla dile getirmekten aciz!

Sayın başkan, düş kırıklığı ya da hüsrana uğradığınızda kendine güveninizi kaybetmeyecek içindeki korkunç alikıran baş kesen racon kesen ego canavarını ortaya çıkartmayacaksın!

Hastalıklı-patolojik bir bünye gerilim anında bütün toksit zehirlerini ortaya döker!

Karşısındaki insan mı değil mi bakmadan peşinen bencil, değersiz, kalpsiz, ikiyüzlü, suçlu, sahtekar, ilan eder, bu patolojik bünyenin bir de yarınlarını düşünün!

Ve bu patolojik bünye saldırıya uğradım gerekçesiyle ilk işi neden karşısındakini hizaya getirmek ve ipini çekmeye çalışmak, ki, İmamoğlu aklınca Vakıf başkanının işini bitirdi!

(Bana sorarsan, işin içinde başka siyasi dümenler de var, vakıf başkanından rahatsız rakip adaylar İmamoğlu’nu arayıp şunun işini bitir de bu vesileyle kurtulalım, demiş de olabilir…)

Tekrar ediyorum, sayın başkan, kızgınlıkla, bir telefon açıp azarlayayım, diye bir düşünce içinizden geçebilir, ama, kaydı yayınlamak başka, yol olur, yol, şantaj, tehdit, makul normal bir hal alır, ki, iktidar ne çok illegal yöntemleri kendine helal ve hukuki yapıverip milletin hukukun anasını ağlatıyor!

Kaydı yayınlayınca bu ‘azarlama’ ‘fırça’ baskı ve şantaja dönüşür, ve alışkanlığa reflekse dönüşür, ki, zaten iktidarla içine düştüğümüz felaketimiz burada!

Batılılar, ‘sicil’e çok güvenir, biz bir siyasetçi ve bürokratı ilk beş senesinde hal ve hareketlerini izleyip casus mu psikopat mı deli mi suç potansiyeli var mı ortaya çıkartır ve sonra devlette ilerlemesinin önünü keseriz, diyor!

Sayın başkanın sicili çoktandır volkan gibi püsküre püsküre patlıyor!

Nasıl şımartılmışsa nasıl bir güç vehmine sokulmuşsa nasıl bir özgüven açlığı oluşmuşsa, işte beyler, malınız ortada gücünü de altta kalana gösteriyor.

Üstelik Rum vatandaşlar esenlikleri üzerinde çok tedirgindirler!

Diyelim yanlış bir hareketlerinden dolayı onlara karşı bedel ödetirim hesabını sorarım türünden bir ses tonu duygusal olarak çok yıkıcıdır! Bu telefonu açan ve kaydı yayınlayan diyelim Ümit Özdağ olsaydı şimdi herifi canlı canlı çarmıha çoktan çekmiştiniz!

Ve hukuk toplumunda ve siyasette idarecilerin ‘anında cezalandırma’ gibi bir hakları yoktur!

Galeyana gaza gelip anında cezalandıran linç kültürü, siyaset ve hukuk dışıdır!

Sayın başkan, sağlınıza dikkat etmeniz için önce hukukunuza dikkat edin ve haddinizi bilin, yasal haklarınızı aşmayın! Bu hakları aşanlarla zaten başımız belada!

Fırça çektiğiniz telefon kaydını yayınlayarak kamuoyuna ve hukuka hiç değer vermediğinizi kendinizi rezil ederek ortaya koydunuz!

Köyden şehre inmiş sakarlıkları ve talihiyle padişahın kızına aday olan bir Keloğlan masalından İkinci Atatürk yaratmaya çalışan dangalak muhalifler utansın!

Sayın başkan, kendinizi haksızlığa uğramış, gücenmiş, kızgın, hissedebilirsiniz, ancak, bulunduğunuz makam ‘zayıflığı’ kaldırmaz, mafyavari ve fetövari yöntemlere tevessül etmeye hiç gelmez!

Etrafınızda çok yüksek maaş alan onlarca danışmandan hiç biri özel bir görüşme bandını yayınlamak bize yakışmaz güçsüz zayıf kendine acıyan çaresiz ve kontrolsüz yöneticilerin işidir, demedi mi, uyarmadı mı?

Acilen durumunuzu dengeleyin ve özür dileyin…

Mafya ve Fetö’nün elini tutan hukuk yok, bu yüzden özel kayıtlar yayınlayabilir, ama bir belediye başkanı, özel kayıt yayınlamak gibi bir kapı açarsa, bundan en çok karlı çıkacak olan iktidarı ve devleti elinde tutan güçler olacaktır!

Bir de şahsınıza teşekkür etmek istiyorum, sayenizde başkan, muhalefetin nasıl derin bir bataklıkta çırpındığına şahit oluyoruz!

Salaklık ve pısırıklık ve güçsüzlüğünüzü her zaman öfkeyle kapatamazsınız, ama demokrasilerde çare tükenmez, yine bir daha alınız elinize bir Türk bayrağı bir Atatürk posteri, örtüverin benden bir .ok olmaz diye avaz avaz bağıran: zavallılığınızın üstüne!

Kaynak: Editör:
Etiketler: Sayın, İmamoğlu, racon, mu, kesiyorsunuz?,
Yorumlar
Haber Yazılımı