Dünkü, TÜSİAD ile ‘Anadolu Kaplanları’ konusuna değindik.  Baştan vurgulayalım.’Anadolu Kaplanları’ tanımı ve terimi, özellikle 80’li yıllardan başlayarak ülke ekonomisinde  ve tarım, sanayi ve hizmet sektörlerinde  yatırımları ,üretim faaliyetleriyle ve sermaye yoğunluklarıyla  gittikçe serpilen ve TÜSİAD bünyesinde odaklaşmış  özellikle Batı ile karmaşık ilişkilere sahip İstanbul’un sermaye gücünün ve ülke yönetimi ile ekonomik-politikalarda  belirleyici etkisi ve baskınlığına karşı   Anadolu’nun  ‘ben de varım’ çıkışı olarak özetlenebilir.

Başlangıçta liderliğini  Denizli ‘nin yaptığı  çıkış, daha sonra Gaziantep, Kahramanmaraş, Kayseri ve Balıkesir’i de kapsayarak, büyür. Öyle ki. ’Anadolu Kaplanları’ şehir ekonomilerinde söz sahibi olan  ve  ekonominin  farklı alanlarında yatırımları, üretimleri, istihdamları ama   ve gittikçe gelişen, büyüyen  ihracat potansiyalleriyle  şehirlerimizde gelişmiş bu ekonomik yapılanın gelişim süreçlerine baktığınızda kendi yerelini aşarak öncü bölgesel ve daha sonra da  ulusal bir güce dönüştüklerine hatta   uluslararası kimliğe büründüklerine tanıt oluruz. Başlangıç yıllarında aile şirketleri ya da işletmeleri hüviyetinde olan bu ekonomik yapının  günün endüstriyel ve teknolojik   yönetim-üretim-pazarlama olanaklarını da bünye olarak sindirdiklerine ve ciddi yönetim-yatırım-üretim-pazarlama deneyimlerine sahip olduklarını görürüz.

Bu sürecin en somut örneklerini kendi yerelimiz de yani Gönen’de de görebilirsiniz. Süt ve süt ürünleri sanayiinde, tarım ve tarın ürünleri alanında, enerji yatırımları sahasında, sanayi yatırımları ve üretimi yanı sıra hizmet sektörü yatırımları ve işletmecilikleri alanında  bir çok somut, hatta bölgesel, ulusal ve uluslararası markalaşma yolunda söz sahibi bir çok başarılı örneğe sahibiz. ‘Anadolu Kaplanları’ ekonomik tanımı ve terimi, Doğu Asya ülkeleri için kullanılan ’ Asya Kaplanları’ teriminden türemiş bir tanımlama ve  ekonomik bir terim olarak düşünülebilir.

‘Anadolu Kaplanları’ nın  ülke ve uluslararası küresel ekonomiye, ekonomik ve politik, sosyal politikalara bakış açısı, anlayışı ve duruşu, bu konularda refleksleri  Batıcı ya da küreselci  TÜSİAD’çılardan farklıdır. En bariz  anlayış farklıkları ise  yerli ve milli üretimden yana olmaları yanında ulusal hassasiyetleridir.