Engin ARICAN MAFYOKRASİ...
Yazı Detayı
27 Temmuz 2023 - Perşembe 01:52 Bu yazı 29 kez okundu
 
MAFYOKRASİ...
Engin ARICAN
sonkursungazetesi@gmail.com
 
 

Lafı eveleyip gevelemenin anlamı yok. Anti- kapitalist ve anti- emperyalist bir gazeteci ve yazarım. Mevcut hiç bir siyasal parti ile de organik bir ilişkim ve bağım bulunmuyor. Bunun kişisel rahatlığını da yaşıyorum. Çünkü, ülkede yaşanan siyasal ortamın içinde bulunduğu durumun bir anlamda kötülüğünü ve yaşanan rezillikleri ben de her yurttaş gibi görüyor ve yaşıyorum. Keza düşünce dünyam ve sahip olduğum siyasal değerlerin, köhnemiş siyasal yapılarda vücut bulması bugün için mevcut görünmüyor. Bunu gören arkadaşlarım, özellikle 78 kuşağından çok insan oldu. Öncesinde 68 kuşağı da benzer süreçleri zaten yaşamıştı. Saygı duyarım ama bu arkadaşların tamamına yakınının bulaştıkları siyasal yapılarda nasıl adım adım tükendiklerine, yaşadıkları hayal kırıklıklarına hep tanık oldum.

 

Sonuç olarak, yaşanan kişisel bir siyasal tercih ve öncelikle saygı duymak gerekiyor. Kişi savunduğu siyasal değerlerle ömrü billah bal gibi iki ayağının üzerinde zor da olsa durabilir. Bu mümkün.!Keza siyasal yaşamın güvenilir olup- olmaması da ayrı bir konu.Türkiye’de siyasal yaşamın hemen her alanda kuşatılmış ve bir anlamda polisiye ve bunun da ötesinde istihbaratla iç içe bulunduğuna dikkat çekmek isterim. Bir anlamda insanlar bir mayın tarlasının içine giriyorlar ve belli değerleri kuşanmışsanız nerede ve neler yaşayacağınızı bilmiyorsunuz demektir.

 

Dedim ya bir anti-kapitalist ve anti-emperyalistim diye. Ağıza kolay geliyor ama bunun böyle olmadığını birçok okurumuz çok iyi biliyor. Örneğin, ağızlardan düşmeyen Mustafa Kemal ve Atatürkçülük. Gardrop ve butik Atatürkçülüğünden söz etmiyorum. Atatürk ve Atatürkçülüğü

anti-emperyalizmden asla soyutlayamazsınız. Milliyetçi ve ulusalcı bir duruş sergilemek, milli ve yerli kalkınmaya öncelik vermek durumundasınız.

Anti-emperyalistseniz muhatabınız bellidir: Günümüzün Roma’sı yani ABD ve  Batı Avrupalı emperyalist güç ve ülkelere karşı durmak, karşı çıkmak durumundasınız. Günümüzde AB şakşakçılığı yaparak demokrasi ve insan hakları gibi cicili bicili sözcüklerin peşine takılarak soytarılığa ortak olamazsınız.

 

Bunun bir de ülkenizdeki egemen ayağı var. Türkiye, kapitalist bir ülke ve ülke yönetiminde söz sahibi oligarklar dışa bağımlı ve kapitalizmin en vahşi uygulayıcıları. Serbest piyasa ekonomisi adına, özelleştirme adına mafyokrasinin uygulayıcıları. Çıkarlarına dokunduğunuzda ensenizde boza pişirmeye hatta kellenizi kopartmaya hazır. Bir anlamda saldırının, şiddetin nereden geldiğini bile anlamakta güçlük çekersiniz. Bu ülkenin sanat ve edebiyat yaşamında bugüne kadar söz sahibi olanlarının yaşamlarına bir bakın: Nazım Hikmet’ten Yaşar Kemal’e Aziz Nesin’e..Gülmeyin…! Öylesine olaylar yaşamışlar ki hepsi trajikomik ama utanç verici acılarla dolu…

 

O yüzden Kemalistim ve sorarlarsa Atatürkçüyüm demek kolay geliyor hepimize ama aslında bunu söylemek bile aslında yürek işi. !

 

Bugün yaşadığımız ekonomik facianın nedenleri de tam burada ve bu noktada aranmalı. Neymiş, ‘Serbest piyasacıymış’;’ serbest piyasa ekonomisini savunuyormuş. Devletin ekonomik yaşamda ne işi varmış Devlet ,turşu, ayakkabı mı üretirmiş diye diye 85 milyonun elinde hiç bir değer bırakılmadı. Limanlar, yollar, demiryollarımız, haberleşmemiz, şeker ve tütünümüz elden çıktı.. Bir muz cumhuriyetinde yaşamıyoruz dendi ama adeta bir muz gibi soyulup, cıscıbıldak kaldık! Özeleştirmelerde, limanlar, şeker ve tütün fabrikaları vatandır diye ses verenlere gülenler, gerçekte vatanın parça parça elden çıkartıldığına yıllar geçtikçe tanık  oldu. “Bırakınız yapsınlan, bırakınız geçsinler” denerek neoliberal politikaların önünü açanlar bugün ekonomide yaşanan felaketin de sorumlusudurlar.

 

Anti-emperyalist bir ülkede “bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler” denerek yüksek faiz ve sıkı para politikalarıyla halkın büyük çoğunluğunu, çalışan kesimleri, emekliyi yokluk ve yoksulluğa mahkûm edenlerin antiemperyalizimden, yerlilik ve millilikten söz etmesi tam bir oyun ve aldatmacadır.

 

Neoliberaller yıllar sonra şunu başardılar: Milyonlar, çiftçi, esnaf, küçük üretici ve yatırımcı yaşanan ahlaki ve siyasi dejenerasyon sonucu tüm ahlâki melekelerini unuttu, yabancılaştı ve geniş halk yığınlarının, emekçi kesimlerin vicdansızca soyulmasına, fahiş fiyat uygulamalarıyla ortak oldu. Toplumda bir yamyamlar, hırsızlar tabakası oluştu ve engellenemiyor. Kolay yoldan para kazanmak, servet edinmek için her yolu mübah gören yamyamlar tabakası ölçüsüzce saldırıyor. Mafyokrasi toplumsal açıdan genişliyor. Neoliberalizm adına bu kadar hırlının hırsızın toplaştığı bir ülkede halk çaresiz, yorgun ve bıkkın..!

 

Kuşkusuz, anti- emperyalizmve anti-kapitalizim konusuna ortadoks ve radital açıdan bakmak ve değerlendirmek de mümkün.Olayın felsefi yönü, ideolojik ve politik yönü kadar zengin ve mutlaka bakılmalı.Sonuç olarak, bir şey sorulduğunda ‘Kemalistim,Atatürkçüyüm’ demek tek başına namusu kurtarmıyor. Bu kimlik tanımının içeriği çok mu çok  ağır ve günümüzde bu kimliğin  içi büyük ölçüde boşaltılmış ve  ruhsuzlaştırılmış durumda.

 

Esen kalın..

 
Etiketler: MAFYOKRASİ...,
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
17 Nisan 2024
MİRZA VE BANDIRMA
17 Okunma.
10 Eylül 2023
"BALTALAR ELİMİZDE..!"
108 Okunma.
24 Ağustos 2023
CHP İLÇE KONGRESİ ÜZERİNE...
42 Okunma.
21 Ağustos 2023
MHP İLÇE KONGRESİ ÜZERİNE
54 Okunma.
21 Ağustos 2023
SANDIĞIN ŞAKASI OLMAYACAK..!
32 Okunma.
31 Temmuz 2023
İHSAN KURUOĞLU VE NEREDE KALMIŞTIK!?
47 Okunma.
27 Temmuz 2023
HALK TV ve CHP
37 Okunma.
27 Temmuz 2023
KARAMAN'IN KOYUNU...
30 Okunma.
16 Temmuz 2023
15 Temmuz direnişi
32 Okunma.
16 Temmuz 2023
Hablemitoğlu'nun ardından...
32 Okunma.
16 Temmuz 2023
Dipten gelen dalga...
38 Okunma.
19 Haziran 2023
MİRZA NEREYE KOŞUYOR ?
45 Okunma.
17 Haziran 2023
BANDIRMA ÖZGÜRCE KONUŞMALI..
45 Okunma.
17 Mayıs 2023
SEÇİMLER ÜZERİNE
35 Okunma.
20 Nisan 2023
DEMOKRAT PARTİ'NİN TARİHSEL RÖVANŞI!
42 Okunma.
25 Mart 2023
'HIRLAMAK' VE 'HAVLAMAK'...
48 Okunma.
09 Mart 2023
İNGİLİZ OYUNU
42 Okunma.
27 Ocak 2023
KÜRESEL ÇETE VE KÖPEKLERİ
84 Okunma.
27 Ekim 2022
Düşünmenin anahtarı
55 Okunma.
13 Eylül 2022
Beceri ve beceriksizlik.!
56 Okunma.
26 Ağustos 2022
Günaydın,sn.Havutça.!
56 Okunma.
25 Haziran 2022
TÜSİAD VE ANADOLU KAPLANLARI
59 Okunma.
17 Mayıs 2022
KUŞCENNETİ FESTİVALİ ÜZERİNE...
68 Okunma.
27 Mart 2022
YUMURTA KAPIYA DAYANMADAN..!
77 Okunma.
01 Mart 2022
MUHALEFETE GEREK VAR MI?
104 Okunma.
01 Mart 2022
YÖNETENLER İLE YÖNETİLENLER VE ŞEYH EDEB ALİ
47 Okunma.
25 Ocak 2022
‘Hakaret’ özgürlüğü..!
73 Okunma.
07 Ocak 2022
İtiraf..!
72 Okunma.
07 Ocak 2022
Bit yeniği..!
60 Okunma.
05 Ocak 2022
Sn. Yurt ve Gönen..
52 Okunma.
31 Aralık 2021
Sorumluluklarınızı unutmayın..!
63 Okunma.
30 Aralık 2021
Belediyelerin işi zorlaştı
45 Okunma.
27 Aralık 2021
Kim yetkili.?
77 Okunma.
25 Aralık 2021
Bir yılın ardından..
91 Okunma.
25 Aralık 2021
'2022’ yılını karşılarken..
60 Okunma.
15 Aralık 2021
Gardı düşürmemek..!
89 Okunma.
13 Aralık 2021
Biz bunu nasıl becerdik.!?
70 Okunma.
07 Aralık 2021
‘Alçak Başkan’ muhabbetleri..
137 Okunma.
03 Aralık 2021
Başkan Yılmaz, bu iddiaları önemsemeli..!
100 Okunma.
29 Kasım 2021
Mazeret bitti..!
81 Okunma.
23 Kasım 2021
Farkında mıyız..?
125 Okunma.
18 Kasım 2021
Zehirli dil..!
67 Okunma.
15 Kasım 2021
Onlar Başardı! Sıra Kimde!?..
66 Okunma.
Haber Yazılımı