Ozan Utku ARICAN KARTALKAYA FACİASI ve DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Yazı Detayı
23 Ocak 2025 - Perşembe 00:29 Bu yazı 116 kez okundu
 
KARTALKAYA FACİASI ve DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Ozan Utku ARICAN
oznn.utkk@gmail.com
 
 

 

   Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezi Grand Kartal Otel’de, çıkan yangın sonucunda 79 kişi yaşamını yitirdi. İhmaller zincirinin kim ve kimler yüzünden yaşandığını anlamaya çalışıyoruz. Yine televizyonlarda onlarca bilir kişi olayı değerlendiriyor. Kamu tarafında her kurumdan farklı sesler yükseliyor. Sonuç olarak 79 insanımızın içimizde yarattığı acı, daha da derinleşiyor. Hatta ölü sayıları dahi ne yazık ki artıyor. Yaşanan faciadan sonra her kurumun ve o kurumun başına getirilen kişilerin şapkayı önüne koyup düşünmenin ötesinde, hesap verilmesi gereken bir duruma gelindi. Bu hesap, keşke verilmeseydi ve gerekli önlemler zamanında alınsaydı. Kimse burnu kanamadan kurtulup hayatına devam etseydi. Yanan hayatlar, hayaller, yarınlar, umutlar oldu…

 

   Bu sorunlarımızın üstesinden nasıl geleceğiz diye düşünmeden edemiyoruz. Adeta travmatik ve nevrotik bir toplum haline geldik.  Toplum olarak yaşadığımız şeyleri atlatamadan, yaralarımızı saramadan yenisi açılıyor. Oysa her toplum kendini zamanla iyileştirir, tedavi eder.  Biz yaşadıklarımızdan, tarihten ders alamıyoruz. Hayat bu kadar ucuz değil. Bir insanın büyüyüp topluma kazandırılması için zaman ve imkânlar harcanır, özveri gerekir. Bizler canlarımızı büyütürken aynı zamanda güvende yaşamalarını isteriz. İnsanın tarihten bugüne en önemli ihtiyacı güvenliktir. Her zaman kendini gelebilecek saldırılardan korumaya çalışmıştır. Bu yüzden kalabalık gruplar halinde yaşayan insan, örgütsel yaşama geçiş yapmak zorunda kalarak, daha komplike, sistemsel ve kurumsal yapı oluşturdu. Ve devletler oluşmaya başladı. Daha kısa ve öz bir şekilde anlamlandıracak olursak, devlet millet için, millet devlet için vardır.  İkisi birbirinin parçasıdır. Biri olmadan diğeri yaşayamaz.

 

  Çok uzun zaman geçmedi. Birkaç gün önce, depreme karşı acil önlem alınması gerektiğiyle ilgili bir yazı yazmıştım. Sosyolojik durgunluğun bizim için ne kadar önemli bir tehlike arz ettiğine, siyasetçilerin ve kamu kurumlarının önceliklerini felaketlerden önce belirlemesi gerektiğine dikkat çekmek istemiştim. Ne yazık ki, birkaç gün sonra Kartalkaya faciası yaşandı ve 79 insanımızın canına mal oldu. Maalesef artık kimin sorumlu olmasının ötesine geçmiş bulunuyoruz. Çünkü bu insanlarımızı artık geri döndürecek kudretimiz yok. Ne acı değil mi?! Ancak bundan sonra yaşanabilecek olan faciaların önüne geçmek için harekete geçmeliyiz. Nasıl ki olağanüstü olaylar sonucunda devlet ayağa kalkıyorsa, aynı şekilde böyle bir olaydan sonra da her alanda bu önlemleri almalıyız. Bu her beldenin, belediyenin, kamu kurumunun, siyasi partilerin, sivil toplum kuruluşlarının, basın-yayın kuruluşlarının görevi. 

  

Siyasi Öncelikler İnsan Yaşamının Önüne Geçemez  

 

Evet, Türk siyasal yaşamının en önemli sorunlarından biri işte bu, oy kaygısı. Nitekim  insan yaşamında en önemli sorunlar ihtiyaçlardır. Bunlar karşılanmadan millet huzur içerisinde yaşayamaz. Elbette siyaset herkes için var. İktisadî kuraldır, insan ihtiyaçları sınırsızdır. Ancak bir konu acil ise, orada diğer ihtiyaçlar ötelenebilir. En azından çok elzem olmayanlar. Sonra ne oluyor, neler yaşanıyor? Televizyonlarda, sosyal medyada, suçlu kim diye arıyoruz. İşte suçlu olan bir türlü edinemediğimiz zihniyetimiz. Bizi engelleyen, yönlendiren, yapmaya ve yapmamaya zorlayan kültürel alışkanlıklarımızdır belki!

 

  Eğitim ve Kültürel Durumumuzun Yaşadıklarımızla Ne İlgisi Var?

 

Eğitim ve kültürel durumumuz maalesef,  bulunduğumuz toplumda hangi rolle ve karakterle hareket ettiğimizi göstermez mi? Gösterir. Bireyler zamanla yaşadıkları toplumun şeklini ister istemez alırlar. Toplumsal uyuşma ve etkileşim kaçınılmazdır. Ne yazık ki, bireysel dönüşümler yaşansa da toplumun geri kalanı kültürel ve eğitim hususunda gelişemez ve dönüşemezlerse, o toplum sürekli aynı şeyleri yaşayabilir. Son zamanlarda çok fazla üzerine düşündüğüm bir gerçek var; Toplumsal olarak ne kadar söylensek de her zaman bize benzeyen insanlara destek veriyoruz. Bu belki içten içe yaşadığımız, ancak buz dağının görünmeyen yüzünde kalan bir tarafımızdır.

 

   Sonuç olarak, ihmalkârlık sonucunda 79 canımızı yitirdik. Faciaların ardı arkası kesilmeyen yıllarda, artık uyanış yaşamak zorundayız.  Felaketin büyüğü küçüğü olmaz. Birçok sorunumuzun temelinde eğitim ve kültür yatıyor.

 

   Yaşadığımız bu kara günlerde yaşamını yitirenlerin ailelerine sabır ve dayanma gücü diliyorum. İnsanın insanca yaşayabildiği, aydınlık ve güzel günlere…

 

  

 
Etiketler: KARTALKAYA, FACİASI, ve, DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ,
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
31 Temmuz 2025
KUKLACI-SAHNE-OYUN
515 Okunma.
16 Temmuz 2025
15 Temmuz - Neyi Niye Yazmaktan Korktunuz?
112 Okunma.
13 Temmuz 2025
KEMALİZM’DEN RAHATSIZ OLANLAR…
63 Okunma.
22 Mayıs 2025
ATA'NIN YOLU
114 Okunma.
04 Mart 2025
YOL HARİTASI
132 Okunma.
04 Şubat 2025
GÖKBÖRÜ
117 Okunma.
19 Ocak 2025
DEPREM GERÇEĞİ VE SOSYOLOJİK DURGUNLUK
106 Okunma.
17 Ocak 2025
YILLAR ÖNCE YAZDIĞIM BİR YAZININ ANIMSATTIKLARI
108 Okunma.
12 Ocak 2025
SURİYE MESELESİNE NASIL BAKMALIYIZ?
103 Okunma.
16 Ekim 2024
BARIŞ- DEMOKRASİ – CUMHURİYET VE NEO-LİBERALİZM?
133 Okunma.
20 Nisan 2024
Türk Rönesansı: KÖY ENSTİTÜLERİ (1940-1954)
177 Okunma.
01 Nisan 2023
Türk Siyasi Zihniyeti Neden Çözüm Üretemiyor?
265 Okunma.
29 Mart 2023
TÜRKİYE'DE DOĞRU SİYASET HANGİ İLKELERE DAYANMALI?
218 Okunma.
25 Mart 2023
HAYAT BİZE NEYİ ÖĞRETEMEDİ?
194 Okunma.
25 Mart 2023
GERÇEĞİN IŞIĞINDAKİ BUKALEMUN
201 Okunma.
04 Şubat 2023
TARTIŞMA VE ELEŞTİRİ KÜLTÜRÜ NİYE ÖNEMLİ?
287 Okunma.
30 Ocak 2023
GERÇEĞİN IŞIĞINDAKİ BUKALEMUN
198 Okunma.
21 Aralık 2022
ŞEREF VE İSTİKLÂL
203 Okunma.
12 Aralık 2022
İktisadi Krizler Tüketim Alışkanlıklarını Nasıl Etkiledi?
199 Okunma.
08 Aralık 2022
Anadolu ve Türkler
200 Okunma.
05 Aralık 2022
SİYASİ DURUŞ VE KİMLİK SORUNU
207 Okunma.
01 Ekim 2022
‘Türkiye, Türkiye’den Büyüktür’
222 Okunma.
01 Ekim 2022
KIVILCIM
209 Okunma.
30 Ağustos 2022
GAFLET-DALALET-HIYANET
235 Okunma.
29 Ağustos 2022
TOPLUMSAL ALZHEİMER
229 Okunma.
19 Temmuz 2022
TÜRKİYE'DE EĞİTİM ÜCRETSİZ Mİ?
245 Okunma.
19 Haziran 2022
ABD'NİN 'CAMBAZA BAK' OYUNU !
235 Okunma.
27 Mayıs 2022
FİYASKO: NEO-LİBERAL EKONOMİK-POLİTİKA
233 Okunma.
09 Mayıs 2022
AŞAĞILIK PSİKOLOJİSİ VE İNSANOĞLUNUN DEHLİZLERİ
258 Okunma.
06 Mayıs 2022
İNTERNETİN NATO'SU NE ANLAMA GELİYOR?
193 Okunma.
06 Mayıs 2022
TARİHTE BİR YOLCULUK.. (1)
220 Okunma.
06 Mayıs 2022
KÜLTÜREL DÖNÜŞÜM VE EĞİTİM
210 Okunma.
25 Mart 2022
BİR PULSUZ DÜŞÜNCE
243 Okunma.
25 Mart 2022
DOSTOYEVSKİ'den TOLSTOY'a...
259 Okunma.
25 Mart 2022
MABED
199 Okunma.
23 Mart 2022
ATATÜRK VE DEVRİM -2-
210 Okunma.
01 Mart 2022
BU GİDİŞLE...
256 Okunma.
01 Mart 2022
ATATÜRK VE DEVRİM -1-
205 Okunma.
15 Şubat 2022
CEPHANE
255 Okunma.
03 Şubat 2022
BELEDİYE, HALKLA İÇSELLEŞME VE HALKÇILIK
237 Okunma.
22 Ocak 2022
13
290 Okunma.
18 Ocak 2022
Endüstriyel Et Yığınları
217 Okunma.
07 Ocak 2022
Batıcılık ve Aşağılık Psikolojisi
260 Okunma.
28 Aralık 2021
Kapitalizm İçerisinde Şans Oyunu ve İnsana Dair..
243 Okunma.
12 Aralık 2021
GÖNLÜ YOL GÖSTERİCİ, ELİ ÖPÜLESİ İNCİLÂ ÖĞRETMEN
331 Okunma.
29 Kasım 2021
Çok Farklı Bir Gelecek..!
338 Okunma.
28 Kasım 2021
Çok Farklı Bir Gelecek..!
216 Okunma.
23 Kasım 2021
EFESLİ HERAKLEİTOS'A SELAM OLSUN
233 Okunma.
15 Kasım 2021
TAVUĞUN BACAĞI..!
230 Okunma.
10 Kasım 2021
Deve Kuşu Politikası
225 Okunma.
Haber Yazılımı